Page 98 - Bir Ölür Bin Doğarız - Kitap

Muhafızlar terlerini siliyordu. Uzun bir sessizlik oldu…

Sonra tank ateş açtı. Tank duvarı parçalayıp dağıttı. Tank

ateş edince subaylar adamlarına ilerlemelerini emrettiler,

içerden kimse cevap vermedi, muhafızlar gerçekten yakına
gelince Julio tekrar ateşe başladı. Muhafızlar birden toz ol-

dular, tank gene ateşe başladı, her şey tekrarlandı. Sonra

kıyamet koptu, bütün muhafızlar, tank ateşe başladı. Bir

uçak nerdeyse sıyırıp geçiyordu.

Birkaç saniye içinde ev moloz yığını oldu. Demir küt-

leleri, çinko, çatı, ahşap parçaları, yıkılmış duvar, tepeden

yağan camla hepsi uçuşuyordu.

Julio’nun sağ kalabileceği şüpheliydi, ama muhafızlar
sakındılar. Julio’nun kurşunları üstlerinde vızlıyordu, yara-

lanıp düşüyorlardı. Sonra tüm yoksul Nikaragua halkını

etkileyen bir şey oldu: Julio ön kapıdan fırladı. Koşuyor ve

hafif makinalısını ateşliyordu, bir kaç saniye sonra eğil-

meye başladı, hala ateş ederek büküldü, ateş edip büküle-
rek sonunda yere düştü. Frente’nin şehir direnişinin

önderinin çatışmada şehit düşmesi böyle olmuştu.

Nikaragua’da televizyonu olan herkes bu yürekli ça-

tışmaya sonuna kadar tanık oldu. Televizyonu olmayanlar
da gördüler, çünkü Somoza birkaç kez bunu gösterecek

kadar aptaldı. Halk filmi görmeye komşularına gitti. Mu-

hafızların titrediğini gördüler, Julio’ya teslim olması için

megafonla bağırdıklarını gördüler. İki tank vardı; bir uçak,

iki helikopter ve Julio, tek başına.

* barrio: gecekondu

98