Page 138 - DDY 11. SINIF SORU BANKASI
P. 138
KAVRAM HARİTASI
Fazilet: 1. Olgunluk, erdemlilik, üstünlük, değer, kıymet. 2. İffet, namus, güzel ahlak. 3. İnsanın doğuştan sahip olduğu ve
sonradan çalışma yoluyla geliştirip zenginleştirdiği güzel nitelikler.
Fıtrat: 1. Yoktan var etme, yaratma. 2. İnsanın yaradılıştan sahip olduğu fiziki özellikler. 3. İnsanın doğuştan sahip olduğu ah-
lak, huy, karakter, tabiat. 4. Allah’ın (c.c.), tüm varlıkları kendi varlığını ve birliğini tanıyabilme gücü ve yeteneği ile yapılması.
Gafur: “Kullarını ahirette perişan etmeyen, onların günahlarını gizleyen, örten ve günahlarından dolayı cezalandırmayan”
anlamında Allah’ın esmâ-i hüsnâsından biri.
Gayb: 1. Göz önünde olmayan, gözle görülmeyen, gizli olan, hazırda olmayan. 2. Akıl ve duyular ile hakkında bilgi edinile-
meyen varlık alanı. 3. Henüz içinde yaşanılmayan, gelecek zaman ve gelecek içerisinde meydana gelecek olaylar.
Halîm: “İnsanlara güzel muamele yapan, onlara nazik ve şefkatli davranan, işledikleri suçlara hemen karşılık vermeyen,
sabırlı ve temkinli olan, acele davranmayıp ileride olacak gelişmelere fırsat tanıyan” anlamında Allah’ın (c.c.) esmâ-i hüsnâ-
sından biri.
Halk etmek: Olmayan bir şeyi var etmek, yaratmak.
Hayır: 1. Servet, mal. 2. İlim, hikmet. 3. Dinin ve aklın yapılmasını iyi, güzel ve yararlı gördüğü, kişinin sadece Allah’ın (c.c.)
rızasını gözeterek yaptığı iş, amel.
Hidayet: 1. Doğru yolu gösterme, doğru yolu bulma, rehberlik yapma, irşat etme. 2. Allah’ın (c.c.), insanlara kendi yolunda
gidebilecek akıl, düşünme, öğrenme, hatırlama gibi yetenekler vermesi ve insanların da bunları kullanarak doğru yolu bulma-
sı. 3. Allah’ın (c.c.), kişiye dünya ve ahirette huzurun kaynağı olan ve onu sürekli mutlu edecek yolu göstermesi. 4. Günahlar-
la iç içe bir kimsenin dindar hâle gelmesi, günahlarını terk ederek İslam dinine uygun ahlak, ibadet ve davranışlar kazanması.
Hikmet: 1. Bilgelik, felsefe. 2. Allah’ı (c.c.) gereği gibi bilme bilgisi. 3. İnsanın, varlıkların hakikatini, gerçek yüzünü, gücü
oranında bilip ona göre hareket etmesi. 4. Kur’an ve sünneti doğru bir şekilde anlayabilme ve amel etme yeteneği. 5. Hüküm
vermede doğru karar verme yeteneği.
Irz: 1. İffet, namus. 2. Şan, şeref, haysiyet. 3. Kişinin bedeni, ruhu, övgüye değer yaratılışı, soyu, sopu. 4. İnsanı insan yapan,
onun toplum içinde şeref ve saygınlığının bir ifadesi olan ve bu sebeple her türlü saldırı karşısında dokunulmazlığı bulunan
insanın manevi değeri.
Islah: 1. İyi ve yararlı olma, düzeltme, daha iyi hâle getirme. 2. Dinî değerleri, inanç ve yaşama biçimini yeniden canlandır-
mayı, bozulan değer yargılarını düzeltmeyi hedefleyen düşünce ve faaliyetler.
İbret: 1. Ders alma, öğüt alma. 2. Yanlış davranışların yol açtığı kötü sonuçlardan ders alma. 3. Görünenden görünmeyene
geçme, nesneleri ve olayları dış yüzüne bakıp onlardaki hikmeti kavramaya çalışma, olaylardan ders alıp doğru sonuçlar
çıkarma ve buna göre davranma.
İcabet etmek: Kabul etmek, karşılıksız bırakmamak, karşılık vermek.
İffet: 1. Haramdan uzak durma, kötü söz ve işlerden kaçınma. 2. Cinsel konularda ahlak kurallarına bağlı kalarak insanın
namusunu, şerefini ve haysiyetini koruması.
İkame: Yerine koyma, yerine kullanma.
İlah: 1. Hak olsun, batıl olsun, tapınılan her türlü varlık. 2. Tapınılan, yüceliği karşısında hayranlık duyulan, gönülden bağla-
nılıp sığınılan, duyularla idrak edilemeyen varlık. 3. Hayatın tüm alanlarındaki kuralları belirleme yetkisini elinde bulunduran,
sevgi, saygı ve yüceltmede eşsiz kabul edilen mutlak varlık, Allah (c.c.).
İnayet: 1. Yardım, koruma, lütuf, kerem. 2. Allah’ın (c.c.), kullarına kitap ile peygamber göndermesi ve bütün bunları düşünüp
doğru bir şekilde yorumlayabilmesi için akıl nimetini vermesi. 3. Allah’ın (c.c.), hayırlı davranışlarda bulunan kullarına yardım
edip onları başarıya ulaştırması.
İstiğfar: 1. Bağışlanma ve af isteğinde bulunma. 2. Estağfirullah (Allah’tan bağışlanma dilerim.), estağfirullah, estağfirullah
el azîm (Yüce Allah’tan bağışlanma dilerim.) şeklindeki dua cümlelerini söyleme. 3. İnsanın, yapmış olduğu güzel işleri az
görüp onları artırma çabası, ahirette azap görmesine sebep olacak kötü amelleri gözünde büyütüp onlardan kaçınması ve
günah eylemlerinin çirkinliğini fark ettikten sonra Allah’tan (c.c.) bağışlanma dileğinde bulunması.
İtikadi: İnançla ilgili, İslam’ın inanç esaslarıyla ilgili olan.
İtikat: 1. Gönülden bağlanma, samimi olarak inanma, inanç. 2. Belirli bir dinin, düşüncenin ya da felsefi ekolün inanç esas-
ları, prensipleri.
Kâfur: Kâfur ağacından elde edilen, hekimlikte kullanılan, beyaz ve yarı saydam, kolaylıkla parçalanan, güzel kokulu bir
madde.
Keramet: 1. Şeref, üstünlük, kıymet. 2. Herhangi bir peygambere iman edip onun getirmiş olduğu dini, Allah’ı (c.c.) görüyor-
138 11. SINIF KONU ANLATIMLI SORU BANKASI