Page 144 - İslam'ın İnanç Esasları
P. 144
İslam’ın İnanç Esasları
yersiz düşünceyi sürekli kışkırtır. Bir günah işleyen insana "sen gü-
nahkar ve Allah'a karşı isyankarsın, bunu böyle kabul et" mesajı
verir. İnsanın günahı ikiyse, bunu hemen dörde, sekize, onaltıya çı-
karmaya çalışır. İnsanın günahı nedeniyle Allah'a karşı duyduğu
mahcubiyet hissini kullanır ve bunu o insanı Allah'tan tamamen
uzaklaştırmak için suistimal eder.
Şeytanın her hilesi gibi bu da zayıftır. Çünkü bir insanın günah
işlemesi, onun Allah'ın Katında lanetlendiği ve artık doğru yolu bu-
lamayacağı anlamına gelmez. Değil bir günah, en büyük günahları
defalarca işlemiş de olsa, sonuçta her zaman için tüm bunlardan piş-
man olup Allah'a yönelme imkanı vardır. Allah, günahlarından do-
layı samimi bir şekilde tevbe eden, yani bağışlanma dileyip artık o
günahı işlememeye azmeden herkesi bağışlayacağını Kuran'da
haber vermiştir:
Ancak kim işlediği zulümden sonra tevbe eder ve düzeltirse,
şüphesiz Allah onun tevbesini kabul eder. Muhakkak Allah, ba-
ğışlayandır, esirgeyendir. (Maide Suresi, 39)
Allah sonsuz merhamet sahibidir. Allah bir ayette biz kullarına,
"Ben, tevbeleri kabul edenim, esirgeyenim" (Bakara Suresi, 160)
diye müjde verir. Tevbe imkanı herkes için geçerlidir. Örneğin
Allah, Kendisi'ne iman ettikten sonra saparak, altından bir put yapıp
ona tapınan bazı Musevilerin tevbesini kabul etmiş ve onları bağış-
lamıştır:
Hani Musa, kavmine: "Ey kavmim, gerçekten siz, buzağıyı (tanrı)
edinmekle kendinize zulmettiniz. Hemen, kusursuzca yaratan
(gerçek İlah)ınıza tevbe edip nefislerinizi öldürün: bu, Yaratıcınız
Katında sizin için daha hayırlıdır" demişti. Bunun üzerine
142