Page 624 - Yaratılış Atlası 2. Cilt
P. 624

Sudan Karaya Geçifl ‹ddias›n›n Fizyolojik Engelleri


                       Balıkların kara canlılarının atası olduğu iddiası, fosil bulguları kadar anatomik ve fizyolojik inceleme-

                  ler tarafından da geçersiz kılınmaktadır. Deniz canlıları ile kara canlıları arasındaki büyük anatomik ve fiz-
                  yolojik farkları incelediğimizde, bu farkların rastlantılara dayalı kademeli bir evrim süreci tarafından gi-
                  derilmesinin mümkün olmadığını görürüz. Söz konusu farkların en belirginlerini şöyle sıralayabiliriz:
                       1. Ağırlığın taşınması: Denizlerde yaşayan canlılar kendi ağırlıklarını taşımak gibi bir sorunla karşı-

                  laşmazlar. Vücut yapıları da böyle bir işleve yönelik değildir. Oysa karada yaşayanların büyük bir kısmı
                  enerjilerinin %40'ını vücutlarını taşımak için kullanırlar. Kara yaşamına geçtiği iddia edilen bir su canlısı-
                  nın bu enerji ihtiyacını karşılayabilecek yeni kas ve iskelet yapısına gereksinim duyması kaçınılmazdır, fa-
                  kat bu kompleks yapıların rastgele mutasyonlarla oluşması da mümkün değildir.

                       Evrimcilerin, Cœlacanth ve benzeri balıkları "kara canlılarının atası" olarak hayal etmelerinin asıl nede-
                  ni ise, bu balıkların yüzgeçlerinin kemikli oluşudur. Bu kemiklerin zamanla ağırlık taşıyıcı ayaklara dönüş-
                  tüğünü varsayarlar. Ancak bu balıkların kemikleri ile kara canlılarının ayakları arasında çok temel bir fark
                  vardır: Balıklardaki kemikler, canlının omurgasına bağlı değildir. Omurgaya bağlı olmadıkları için de ağır-

                  lık taşıma gibi bir işlev üstlenemezler. Kara canlılarında ise kemikler doğrudan omurgaya bağlıdır. Dola-
                  yısıyla, bu yüzgeçlerin yavaş yavaş ayaklara dönüştükleri iddiası da temelsizdir.
                       2. Sıcaklığın korunması: Karada ısı çok çabuk ve çok büyük farklarla değişir. Bir kara canlısının, bu
                  yüksek ısı farklılıklarına uyum sağlayacak bir metabolizması vardır. Oysa denizlerde ısı çok ağır değişir ve

                  bu değişim karadaki kadar büyük farklar arasında olmaz. Denizlerdeki sabit sıcaklığa göre bir vücut sis-
                  temine sahip olan bir canlı, karada yaşayabilmek için, karadaki sıcaklık değişimine uyum sağlayacak ko-
                  runma sistemini kazanmak zorundadır. Kuşkusuz balıkların karaya çıkar çıkmaz rastlantısal mutasyonlar
                  sonucunda böyle bir sisteme kavuştuklarını öne sürmek, son derece saçmadır.

                       3. Suyun kullanımı: Canlılar için kaçınılmaz bir ihtiyaç olan su, kara ortamında az bulunur. Bu neden-
                  le suyun, hatta nemin ölçülü kullanılması zorunludur. Örneğin deri, su kaybetmeyi ve buharlaşmayı önle-
                  yecek şekilde olmalıdır. Canlı susama duygusuna sahip olmalıdır. Oysa suda yaşayan canlıların susama
                  duygusu bulunmaz ve derileri de susuz ortama uygun değildir.

                       4. Böbrekler: Su canlıları, başta amonyak olmak üzere vücutlarında biriken artık maddeleri, bulunduk-

                                                                 Bowman
                                                                 kapsülü


                                                                          nefron


                        Medülla
                        piramidi
                                                                                                BÖBREK ENGEL‹
                                                                                                Bal›klar bedenlerindeki zararl› mad-
                           korteks                                                              deleri do¤rudan suya b›rak›rlar. Kara
                                                                                                canl›lar›n›n ise böbreklere ihtiyaçlar›
                          medülla                                                               vard›r. Dolay›s›yla "sudan karaya ge-
                                                                                                çifl" senaryosu, böbreklerin de tesa-
                                                                                                düfen oluflmas›n› gerektirir.
                                                                                                Oysa böbrekler son derece kompleks
                            Böbrek                                                              bir yap›ya sahiptir. Dahas› bir böbre-
                            atardamar›
                                                                                                ¤in görevini yapabilmesi için eksik-
                                                                                                siz ve kusursuz olmas› gerekir. Yal-
                           Böbrek
                           toplardamar›                                                         n›zca %50'si veya %70'i, hatta
                                                                                                %90'› oluflmufl bir böbre¤in hiçbir ifl-
                               Böbrek
                               pelvisi                                                          levi yoktur. Evrim teorisi "kullan›lma-
                           Böbrek                                                               yan organ at›l›r" varsay›m›na dayan-
                           sinüsü
                                                                                                d›¤›na göre, %50'si sa¤lam olan bir
                            Üreter
                                                                                                böbrek daha evriminin ilk aflamas›n-
                                                                                                da vücuttan at›lacakt›r.

                          Böbrek
                          papillas›
                                                                                  Fibröz
                                                                                  kapsül

                622 Yarat›l›fl Atlas› Cilt 2
   619   620   621   622   623   624   625   626   627   628   629