Page 96 - Kuran'dan Genel Bilgiler
P. 96

Talut K›ssas›
          Musa'dan sonra israilo¤ullar›n›n önde gelenlerini görmedin mi? Hani,
          peygamberlerinden birine: "Bize bir melik gönder de Allah yolunda sa-
          vaflal›m" demifllerdi, O: "Ya üzerinize savafl yaz›ld›¤› halde savaflma-
          yacak olursan›z?" demiflti. "Bize ne oluyor ki Allah yolunda savaflmaya-
          l›m? Ki biz yurdumuzdan ç›kar›ld›k ve çocuklar›m›zdan (uzaklaflt›r›l-
          d›k.)" demifllerdi. Ama onlara savafl yaz›ld›¤› (öngörüldü¤ü) zaman, az
          bir k›sm› hariç yüz çevirdiler. Allah zalimleri bilir. Onlara peygamberleri
          dedi ki: "Allah size Talut'u (melik olarak) gönderdi." Onlar: "Biz hüküm-
          darl›¤a, ona göre daha çok hak sahibiyken ve ona bir mal (servet) bol-
          lu¤u verilmemiflken, nas›l bizi (yönetmek üzere) hükümdarl›k (mülk)
          onun olabilir?" dediler. O (flöyle) demiflti: "Do¤rusu Allah size onu seçti
          ve onun bilgi ve bedenî gücünü artt›rd›. Allah, kime dilerse mülkünü ve-
          rir; Allah (rahmeti ve gücü) genifl oland›r, bilendir."Peygamberleri, onla-
          ra (flöyle) dedi: "Onun hükümdarl›¤›n›n belgesi, size Tabut'un gelmesi
          (olacakt›r ki) onda Rabbinizden 'bir güven duygusu ve huzur' ile Musa
          ailesinden ve Harun ailesinden artakalanlar var; onu melekler tafl›r.
          E¤er inanm›fllarsan›z, bunda flüphesiz sizin için bir delil vard›r." (Baka-
          ra Suresi, 246-248)
          Talut ve Calut K›ssas›
          Talut, orduyla birlikte ayr›ld›¤›nda dedi ki: "Do¤rusu Allah sizi bir ›rmak-
          la imtihan edecektir. Kim bundan içerse, art›k o benden de¤ildir ve kim
          de -eliyle bir avuç alanlar hariç- onu tadmazsa bendendir. Küçük bir k›s-
          m› hariç (hepsi sudan) içti. O, kendisiyle beraber iman edenlerle (›rma-
          ¤›) geçince onlar (geride kalanlar): "Bugün bizim Calut'a ve ordusuna
          karfl› (koyacak) gücümüz yok" dediler. (O zaman) Muhakkak Allah'a ka-
          vuflacaklar›n› umanlar (flöyle) dediler: "Nice küçük topluluk, daha çok
          olan bir toplulu¤a Allah'›n izniyle galib gelmifltir; Allah sabredenlerle be-
          raberdir." Onlar, Calut ve ordusuna karfl› meydana (savafla) ç›kt›klar›n-
          da, dediler ki: "Rabbimiz, üzerimize sab›r ya¤d›r, ad›mlar›m›z› sabit k›l
          (kayd›rma) ve kâfirler toplulu¤una karfl› bize yard›m et." Böylece onla-
          r›, Allah'›n izniyle yenilgiye u¤ratt›lar. Davud Calut'u öldürdü. Allah da
          ona mülk ve hikmet verdi; ona diledi¤inden ö¤retti. E¤er Allah'›n, insan-
          lar›n bir k›sm› ile bir k›sm›n› def'i (engellemesi) olmasayd›, yeryüzü mut-
          laka fesada u¤rard›. Ancak Allah, alemlere karfl› büyük fazl (ve ihsan)
          sahibidir. (Bakara Suresi, 249-251)


          96
   91   92   93   94   95   96   97   98   99   100   101