Page 181 - Dinsizliğin İlkel Mantığı
P. 181

HARUN YAHYA (ADNAN OKTAR)                 179


               "Nasıl olsa bağışlanırız" yanılgısı

               İnsanların çoğu temelde iman etmemekle birlikte, ahiret
            hayatının gerçekten var olabileceğine dair bir şüphe duyarlar.
            Bu gibi insanlar ahireti hiçbir zaman ciddi olarak düşünmezler,
            ancak yine de "eğer varsa" diye düşünerek kendilerince çeşit-
            li bahaneler hazırlarlar. Çünkü öldükten sonra insanların işle-
            dikleri herşeyden sorguya çekilecekleri bir ahiretle karşılaştık-
            larında, zor durumda kalacaklarını bilirler. Bu durumda ya dün-
            yaya karşı olan ideallerinden vazgeçecek, Allah'ın beğendiği
            kurallar, emir ve yasakları doğrultusunda yaşamlarını sürdüre-
            ceklerdir ya da kendi düşük akıllarınca vicdanlarını rahatlatma-
            nın ve kural tanımadan yaşamanın bir yolunu bulacaklardır.
               Vicdanlarını sözde rahatlatmak için buldukları bahane ise
            "nasıl olsa bağışlanırız" yanılgısıdır. Allah'ın "esirgeyen ve bağış-
            layan" olduğunu bildikleri için, her ne kadar kusur ve hata işle-
            miş olurlarsa olsunlar, Allah'ın tevbelerini kabul edeceğini
            düşünürler. Kendilerince ne kadar nankörlük yaparlarsa yap-
            sınlar, ne kadar inkar ederlerse etsinler, yaptıkları unutulacak
            ve bağışlanacaktır. Bunun yanında çevrelerindeki herkesin aynı
            yönteme başvurması da bu kişileri yanıltan bir başka unsurdur.
            Karşılarındaki kişilerin "nasıl olsa Allah bizi bağışlar" sözü, cahi-
            liyenin bu bozuk mantığına sahip olanların tam aradıkları sahte

            desteği sağlar. Çok fazla düşünmeden bu yanılgıyı kabul ede-
            rek yaşamlarına devam ederler. Söz konusu kimselerin bu
            yanılgıları Kuran'da şöyle tarif edilmiştir:
                ... (Bunlar) şu değersiz olan (dünya)nın geçici-yararı-
                nı alıyor ve: "Yakında bağışlanacağız" diyorlar. Bu-
                nun benzeri bir yarar gelince onu da alıyorlar. Ken-
   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185   186