Page 49 - Dinsizliğin İlkel Mantığı
P. 49
HARUN YAHYA (ADNAN OKTAR) 47
Allah bu kimselerin zevklerini, sevgilerini, mutluluklarını elle-
rinden alır. Zahiren her ne kadar nefislerinin hoşuna giden
olayları tercih etseler de, vicdanlarının sesini dinlemedikleri
için asla huzur bulamazlar, mutlu olamazlar. Ayrıca Allah'ın
verdiği nimetleri kendileri kazandıklarını zannettikleri için yine
onları kendilerinin herhangi bir olay ile kolaylıkla kaybedebile-
ceklerini düşünürler. Bu nedenle sürekli olarak ellerindekileri
kaybetme endişesini taşırlar. Kuran'da bildirilen tevekkülü ya-
şamadıkları için bu kişiler gelecek korkusu içindedirler. Bu ne-
denle dünyevi anlamda istedikleri birçok şeye sahip olsalar da
manevi azap ve sıkıntı içinde yaşarlar. Bu da Allah'ın sadece
dünya hayatına razı olan insanlara vermiş olduğu dünyevi bir
azaptır.
Dünya nimetlerinden zevk alabilmenin yolu, bu nimetlerin
gerçek sahibinin Allah olduğunu bilmek ve Allah'ın hoşnutluğu-
nu arayarak bu güzelliklerden istifade etmektir. Bu önemli ger-
çeği kavrayan bir insan, dünyevi nimetlerin geçici olduğunu
ama sonsuz ahiret hayatında dünya şartlarıyla kıyaslanmayacak
kadar üstün güzelliklerin sonsuza kadar kendisine vaat edildi-
ğini bilir.
"Peki cahiliye toplumu bu önemli sırrın farkına varmıyor
mu? Ya da dünyadan zevk alamadığını gördüğü halde neden bu
ilkel mantığı sürdürmeye devam ediyor?" sorusunun ise, ceva-
bını Allah Kuran'da bildirmiştir:
Bu, onların dünya hayatını ahirete göre daha se-
vimli bulmalarından ve şüphesiz Allah'ın da inkar
eden bir topluluğu hidayete erdirmemesi nedeniy-
ledir. (Nahl Suresi, 107)