Page 53 - Karanlık Tehlike Bağnazlık
P. 53
Adnan Oktar
(Harun Yahya)
Müslümanlara, bu şartlar altında bile adaletle davranmayı,
öfkelenmemeyi ve iyilik yapmayı emretmektedir. Müslüman, her
ne şart olursa olsun Kuran'daki bu hükme uymak zorundadır.
Kuran'da savaşın tek gerekçesinin -savunma savaşının- tarif
edildiği ayette, Müslümanlara savaş konusunda getirilmiş bir başka
şart daha vardır: Aşırı gitmemek.
Bunun anlamı, saldırı durumunda Müslümanın kendisini sade-
ce koruması, haddi aşmaması, savunmanın dışında bir harekette
bulunmamasıdır. Yani Kuran'da saldırı, vahşet, şiddet ve aşırılık
yasaklanmıştır.
Yalnızca ve yalnızca kendilerine saldıranlara karşı bir savunma
savaşı yapma zorunluluğu başka ayetlerde de şöyle bildirilmiştir:
Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan
sürüp-çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli
davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanla-
rı sever. Allah, ancak din konusunda sizinle savaşanları, sizi
yurtlarınızdan sürüp-çıkaranları ve sürülüp-çıkarılmanız için
arka çıkanları dost edinmenizden sakındırır... (Mümtehine
Suresi, 8-9 )
Burada önemli bir ayrım vardır. Müslümanlara fikren karşı
olduğu halde, onlara karşı herhangi bir saldırı ve taşkınlıkta bulun-
mayanlara karşı saldırıda bulunmak Müslümanlar için haramdır.
Müslüman, onlara karşı saygıyla ve adaletle davranmakla yüküm-
lüdür. Bu ayetteki tarife göre sadece Müslümanlara inançları
yüzünden zulmeden ve onlara fiili olarak saldıran, yani savaşı baş-
latan tarafın atağına karşı bir savunma izni verilmiştir. Daha önce
de belirttiğimiz gibi elbette her insan, kendisine yöneltilen bir saldı-
rıda kendisini korur. Bu her insanın, her milletin, her devletin ken-
disinde hak bulduğu, zaten olması gereken bir davranış biçimidir.
51