Page 99 - Rumilik Tehlike Mi
P. 99

Adnan Oktar (Harun Yahya)                     97



           (Stanley Miller, Molecular Evolution of Life: Current Status of the Prebiotic
           Synthesis of Small Molecules, 1986, s. 7)
              Ha ya tın kö ke ni so ru nu nu açık la mak için 20. yüz yıl bo yun ca yü rü tü len
           tüm ev rim ci ça ba lar hep ba şa rı sız lık la so nuç lan dı. San Di ego Scripps Ens -
           ti tü sü'nden ün lü je okim ya cı Jeff rey Ba da, ev rim ci Earth der gi sin de 1998
           yı lın da ya yın la nan bir ma ka le de bu ger çe ği şöy le ka bul eder:

              Bu gün, 20. yüz yı lı ge ri de bı ra kır ken, ha la, 20. yüz yı la gir di ği miz de sa hip ol du -
              ğu muz en bü yük çö zül me miş prob lem le kar şı kar şı ya yız: Ha yat yer yü zün de na -
              sıl baş la dı? (Jeffrey Bada, Earth, Şubat 1998, s. 40)



              Ha ya tın Komp leks Ya pı sı
              Tek Bir Protein Dahi Tesadüfen Oluşamaz

              Evrimcilerin hayatın kökeni konusunda bu denli büyük bir açmaza gir-
           melerinin başlıca nedeni, Darwinistlerin en basit zannettikleri canlı yapı-
           ların bile olağanüstü derecede kompleks özelliklere sahip olmasıdır. Canlı
           hücresi, insanoğlunun yaptığı bütün teknolojik ürünlerden daha kom-
           plekstir. Öyle ki, bugün dünyanın en gelişmiş laboratuvarlarında bile can-
           sız maddeler biraraya getirilerek canlı bir hücre, hatta hücreye ait tek bir
           protein bile üretilememektedir.
              Bir hücrenin meydana gelmesi için gereken şartlar, rastlantılarla açıkla-

           namayacak kadar fazladır. Ancak bunu detaylarıyla açıklamaya bile gerek
           yoktur. Evrimciler daha hücre aşamasına gelmeden çıkmaza girerler.
           Çünkü hücrenin yapı taşlarından biri olan proteinlerin tek bir tanesinin
           dahi tesadüfen meydana gelmesi ihtimali matematiksel olarak "0"dır.
              Bunun nedenlerinden başlıcası bir proteinin oluşması için başka prote-
           inlerin varlığının gerekmesidir ki bu, bir proteinin tesadüfen oluşma ihti-
           malini tamamen ortadan kaldırır. Dolayısıyla tek başına bu gerçek bile

           evrimcilerin tesadüf iddiasını en baştan yok etmek için yeterlidir. Konu-
           nun önemi açısından özetle açıklayacak olursak,
              1. Enzimler olmadan protein sentezlenemez ve enzimler de birer pro-
           teindir.
   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103   104