Page 109 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 109

[İmam-ı  Ali'nin  (Radıyallahü  anhü)  Risale-i Nur'a  dair  üçüncü  bir
                                       Kerametidir.]

                  Evet Onsekizinci ve Yirmisekizinci Lem'alarda izah ve isbat edilen
           iki  zâhir  Kerâmetini  te'yid  ve  takviye  ederek  Kaside-i  Celcelûtiyesinde,
           Sıracün-Nur'dan Sarahat derecesinde haber verdiği gibi, yine o Kasidede
           Sıracün-Nur'un en namdar Risalelerine parmak basıyor, âdetâ alkışlıyor;
           ve sekiz adet remz ile meşhur bir kısım Risalelerini gösteriyor.

                                                                          ِ
                                                              ِ ِ
                     BİRİNCİSİ : Risale-i Nura tasrih eden    ايب ارس رونلا جارس داقت
                                                      ة
                                                       ن


                                                                            ُ َ ُ
                                                      ً
                                                         َ َ َ
                                                                      ُ َ
                                                             ًّ
           Fıkrasından sonra Süryanî Lisaniyle Esma-i Hüsnâdan istimdat ve Suver-i
           Kur'âniye  ile  bir  Münâcât  yapıyor.  Tam  otuzüç  Sûrelerle  öyle  garip  ve
           mânidar bir tarzda zikrediyor ki; bir kısım Sırları ve Gaybî Haberleri dahi
           bildirmek  istediği  anlaşılıyor.  Ben  sıkıntılı  bir  zamanda  İmam-ı  Ali'nin
           (Radıyallahü  anhü)  Âyet-ül-Kübrâ  namını  verdiği  "Yedinci  Şuâ"ı
           bitirdiğim  aynı  vakitte  -îtikadımca  bana  acele  bir  mükâfat  ve  bir  ücret
           olarak-  geceleyin  Celcelûtiyeyi  okudum.  Birden  bir  İhtar-ı  Gaybî  gibi
           Kalbime  denildi:  İmam-ı  Ali  Radıyallahü  anhü  Risale-i  Nur  ile  çok
           meşguldür.  Mecmuundan  haber  verdiği  gibi  kıymetdar  Risalelerine  de
           işaret  derecesinde  remzedip  îmâ  ediyor.  Eğer  sarîh  bir  surette  gaybdan
           haber  vermek  (çok  zararları  bulunduğundan  Hikmete  münafi  olduğu
           cihetle)  Hikmet-i  İlâhiye  tarafından  yasak  olmasa  idi  tasrih  edecekti.
           Meselâ: Sûreleri tâdât ederken, yirmibeşinciye geldiği vakit diyor ki:

                    ترِوُك سمَّشلاو     ِزي   مهَّتلا   ِ   ةروبِ و  ِ   ئاس  و ٍنون م   ث َكرابت ِقحب
                                             ِ
                                                                           ِ
                                                     ش  ٍل   ۞
                                                                ُ ُ َّ
                                                                   َ َ َ
                                         َ ُ َ
                                    ْ
                        ُ ْ
                              َ
                 ْ َ
                                                                        ِّ َ
                                                         َ َ
                    ِّ
                 تبرق   ت رومُلاْا  َ     ِ لٰ    تبتَ ْ َ َ َ  ِ ِ  َ  ۞     و     ب   قا   ى  وه اذا ِمج   نلاو اورذ    تايراذلاب و
                                                   ِ
                                                                  ِ
                                                                     ِ
                                                                          ِ
                                                             ً
                                                                       َّ
                                                              ْ َ
                    َ َّ َ
                                              ٰ َ َ
                                                                            َ
               ْ َ
                                                                    َ
                                ْ
                                                       َّ َ
                                                      ْ
                     ُ ُ
                                                             ِ ِ
                                                                    ِ
                                                                        ِ
                  تَلن   ت دق امو   ى راقْلا  َارق ام ددع  ۞     ةي ا و اًبزح     ن ارقْلا روبِ و
                                                                ْ ُ
                                 َ
                                                                     َ ُ َ
                                      َ َ َ َ َ َ
                                                  ً َ َ
                 ْ َّ َ
                     َ ْ َ َ َ
                                                          ْ
                تَلضفت اًب   تُك تْلزنَا ام ِلُك لٰع    ۞   ٰ  ى  ذلا  كل   ضفب    ىلاو   م اي ك   ُلئساف
                                                       ِ
                                                          ِ
                                 ش
                                                              ٰ
                                                  َّ
                                                                           َ
                                                                        َ َ
                                                        ْ َ
               ْ َّ َ َ
                                                                            َ
                                   َ ِّ
                                                            َ َ
                        ْ
                                          َ
                            َ َ ْ
                                                                ْ
                                                                 َ َ
                                                                          ْ
   104   105   106   107   108   109   110   111   112   113   114