Page 177 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 177

PARLAK FIKRALAR ve GÜZEL MEKTUBLAR                                              179



                LÂTİF BİR TEVAFUKA İŞARET EDEN BİR FIKRADIR

                  Otuzaltı  yapraktan  ibaret  ve  İmam-ı  Ali'nin  fevkalâde  takdirine
           mazhar olan Otuzikinci Söz'ün kendi kendine gelen beşbin yediyüz onbeş
           Tevafuku, Risalet-ün-Nurun bu havalideki gayet mühim bir Talebesi olan
           Ahmed Nazif'in Nüshasında çıkmıştır. Demek o Risalenin Hatt-ı Hakîki-
           sine rastgelmiş ki, bu Hârika Kerameti göstermişler.

                  Hem  iki  Husrev'i  Risale-i  Nur  Dairesine  ve  Bekir  Sıdkıya
           Kerametini  gösterip  Îmana  getiren  ve  Tılsım-ı  Kâinatın  üçte  birisini
           halleden,  onbeş  yapraktan  ibaret  olan  Otuzuncu  Söz  yine  Kahraman
           Nazif'in  Nüshasında  tekellüfsüz  üçbin  sekizyüz  otuzbeş  Tevafuku...  Biz,
           gözümüzle bu Keramet-i Tevafukiye-i Nuriyeyi gördük (Haşiye).

                                           Halil, Hilmi, Salâhaddin, Emin, Feyzi
                                                                                   Said Nursî
                                           * * *


                        HÂFIZ MUSTAFANIN BİR FIKRASIDIR

                  Aziz Üstadım!

                  O  cereyanın  hücumu  ânında  köyümüzde  nahiye  müdürü  ve  daha
           zâhiren  mühim  me'murlar  bulunduğu  halde,  şifahen  isimlerimizle  ihbar

           edip taharri ettirmek istedikleri halde, Hazret-i Esedullah Ali  ههج   و  للّٰا  َّ َ    َك   ر  م
                                                                       َ ُ ه
                                                                   ُ َ ْ
           ve  Gavs-ı  A'zam  gibi  çok  mânevî  Üstadlarımızın  mânevî  yardımlarıyla
           akim  kalıp;  hattâ  o  me'murları  aleyhimize  değil,  lehimize  mânevî
           darbeleriyle çevirdiler.
                                      ِ
                                                       ِ
                                              للّٰ
                             ب َ ِّ      ر     ِلضف نم   اَذه  ِ ِ ه ٰ    دمحْلَا  فْلَا فْلَا
                                               ُ ْ َ
                                 ْ َ ْ
                                                            ُ
                  Mektubu mütalâa ettik. Acibdir ki, bizim kusurumuzdan ve ufacık
           ihtiyatsızlığımızdan gelen o te'sirsiz cereyanı haber veriyor gördük. Çünki:
           "Bir kısım avâm-ı nâs ve bid'alara tâbi bir kısım
                  ------------------
                  (Hâşiye):  Bu Risalede ا  lerin mecmuu yüz kırkdört çıkmış; tam tamına Said olup
           Müellifinin imzasını gösteriyor.
   172   173   174   175   176   177   178   179   180   181   182