Page 117 - Kötülüğün Sessiz Dili
P. 117
Kötülü¤ün Sessiz Dilini Konuflanlar 115
Bu kimselerin Kuran ahlakıyla bağdaşmayan çaresiz ve ümit-
siz üsluplarını makul hale getirebilmek için öne sürdükleri sinsi
ve samimiyetsiz mantıklardan bazıları şunlardır:
Hatalarının telafi edilemeyecek kadar büyük
olduğunu, buna güçlerinin ve iradelerinin
yetmediğini iddia etmeleri
Allah'a gönülden iman eden insanlar, dünya hayatında ken-
dilerine verilen süreyi Rabbimiz'in razı olacağı bir ahlaka ulaşa-
bilmek için ciddi bir çaba içerisinde geçirirler. Kalplerindeki
Allah korkusu, Allah'ın beğenmeyeceği tavırlarda bulunmaktan,
bu davranışlarda bile bile ısrar etmekten onları alıkoyar. Allah'a
duydukları sevgi ve bağlılık öyle güçlüdür ki, bu güç -her ne zor-
lukla karşılaşırlarsa karşılaşsınlar- büyük bir şevkle bunları aş-
malarını sağlar. Allah korkusu ve Rabbimiz'e duydukları sevgi-
nin gücüyle yaptıkları hatalardan vazgeçmeleri de yine onlar için
son derece kolay olur.
Allah'tan tam anlamıyla korkmayan, ahireti gereği gibi dü-
şünmeyen insanlar ise bu gücü kendilerinde bulamazlar. Çünkü
Allah'a olan bağlılıkları ve O'nun rızasını kaybetmekten duyduk-
ları korku zayıftır. Ahiretteki sonsuz hayatlarını azap ve piş-
manlık içerisinde geçirebileceklerine de çok fazla ihtimal ver-
mezler. Bu nedenle cehennem korkusu da onları yeteri kadar
harekete geçirmez. Böyle bir durumda Allah'ın razı olmayacağı
yönlerini fark etseler bile, bu konularda şevkli, gayretli bir tela-
fi içerisine girmektense, çeşitli tevil ve bahanelerle bunları ge-
çiştirmeyi daha makul görürler. Bu amaçla öne sürdükleri ma-
zeretlerden biri, "yaptıkları hataları düzeltmemelerinin
asıl nedeninin bunların telafi edilemeyecek kadar büyük
olduğu"dur. 'Öyle yanlış tavırlarda bulunmuş, öyle hatalar yap-