Page 177 - Kötülüğün Sessiz Dili
P. 177
175
SONUÇ
Kötülüğün sessiz dilini konuşmayı bir hayat şekli, hatta kişi-
liklerinin en temel özelliği haline getiren insanların benimsedik-
leri bu kötü ahlak, onları hiç hesaba katmadıkları şekilde büyük
bir hüsrana uğratır. Yaşadıkları her gün, her saat, bir yandan
sessizce kötülük yapmaya çalışıp, bir yandan da yalnızca şeyta-
na açtıkları bu yönlerini insanlardan gizlemeye çalışmaları, on-
ları derinden yıpratır. İçlerindeki giderek artan vicdan azabı
tüm benliklerini sarıp kuşatır; bunu bastırabilmek için verdikle-
ri amansız mücadele ise onları içten içe tüketmeye başlar. Be-
yinlerini uyuşturup hiçbir şey düşünmemeye çalışarak, içlerin-
deki bu sessiz ama yıpratıcı savaşın ağırlığından kurtulmaya ça-
lışırlar. Çözümsüzlük, çaresizlik, hüzün ve keder içerisinde
ömürlerini hesapsızca tüketirler.
Yaşadıkları bu azap dolu hayat, Allah'ı bırakıp kendilerine
şeytanı veli edinmeleri, iyilik yerine kötülüğü kendilerine ilke
edinmeleri nedeniyledir. Allah "Yoksa kötülüklere batıp-ya-
ra alanlar, kendilerini iman edip salih amellerde bulunan-
lar gibi kılacağımızı mı sandılar? Hayatları ve ölümleri bir
mi (olacak)? Ne kötü hüküm veriyorlar." (Casiye Suresi,
21) ayetiyle, yaşadıkları bu azap dolu hayatın "kötülüğü benim-
semeleri" nedeniyle olduğunu bildirmiştir.
Oysa güzel bir hayat yaşamaları, bu gizli azaplardan kurtul-