Page 188 - Kötülüğün Sessiz Dili
P. 188

186                  KÖTÜLÜ⁄ÜN SESS‹Z D‹L‹

            rın sonlarında, "Modern Sentetik Teori"yi ya da daha yaygın ismiy-
            le neo-Darwinizm'i ortaya attılar. Neo-Darwinizm, doğal seleksi-
            yonun yanına "faydalı değişiklik sebebi" olarak mutasyonları, yani
            canlıların genlerinde radyasyon gibi dış etkiler ya da kopyalama ha-
            taları sonucunda oluşan bozulmaları ekledi.
               Bugün de hala dünyada evrim adına geçerliliğini koruyan mo-
            del neo-Darwinizm'dir. Teori, yeryüzünde bulunan milyonlarca
            canlı türünün, bu canlıların, kulak, göz, akciğer, kanat gibi sayısız
            kompleks organlarının "mutasyonlara", yani genetik bozukluklara
            dayalı bir süreç sonucunda oluştuğunu iddia etmektedir. Ama te-
            oriyi çaresiz bırakan açık bir bilimsel gerçek vardır: Mutasyonlar
            canlıları geliştirmezler, aksine her zaman için canlılara
            zarar verirler.
               Bunun nedeni çok basittir: DNA çok kompleks bir düzene sa-
            hiptir. Bu molekül üzerinde oluşan herhangi rastgele bir etki an-
            cak zarar verir. Amerikalı genetikçi B. G. Ranganathan bunu şöy-
            le açıklar:
                Mutasyonlar küçük, rasgele ve zararlıdırlar. Çok ender olarak meyda-
                na gelirler ve en iyi ihtimalle etkisizdirler. Bu üç özellik, mutasyonların
                evrimsel bir gelişme meydana getiremeyeceğini gösterir. Zaten yüksek
                derecede özelleşmiş bir organizmada meydana gelebilecek rastlantı-
                sal bir değişim, ya etkisiz olacaktır ya da zararlı. Bir kol saatinde mey-
                dana gelecek rasgele bir değişim kol saatini geliştirmeyecektir. Ona
                büyük ihtimalle zarar verecek veya en iyi ihtimalle etkisiz olacaktır. Bir
                deprem bir şehri geliştirmez, ona yıkım getirir. (B. G. Ranganathan,
                Origins?, Pennsylvania: The Banner Of Truth Trust, 1988)
               Nitekim bugüne kadar hiçbir yararlı, yani genetik bilgiyi gelişti-
            ren mutasyon örneği gözlemlenmedi. Tüm mutasyonların zararlı
            olduğu görüldü. Anlaşıldı ki, evrim teorisinin "evrim mekanizması"
            olarak gösterdiği mutasyonlar, gerçekte canlıları sadece tahrip
            eden, sakat bırakan genetik olaylardır. (İnsanlarda mutasyonun en
            sık görülen etkisi de kanserdir.) Elbette tahrip edici bir mekaniz-
            ma "evrim mekanizması" olamaz. Doğal seleksiyon ise, Darwin'in
   183   184   185   186   187   188   189   190   191   192   193