Page 114 - Dünya Hayatında Tüm Zevkleri Tüketenler
P. 114
112 DÜNYA HAYATINDA TÜM ZEVKLERİ TÜKETENLER
yüzünden, bakışlarından, üslubundan, tavırlarından karşı tarafa
bu hissini belli eder. Eğer bir kişiden hoşlanmıyor ya da ona
karşı nefret gibi duygular besliyorsa, aynı şekilde bunu da her
ne kadar gizlemek istese de başaramaz. Yüz ifadesinden, kul-
landığı kelimelerden, cümlelerin vurgularından içindeki öfke,
kızgınlık ya da hoşnutsuzluk dışa yansır.
Cahiliye ahlakındaki insanların bu davranışları aslında en
çok kendilerine zarar verir. Çünkü kendileri insanlara sahte
duygularla, yapmacık ve suni tavırlarla yaklaşırlarken, onlar da
aynı samimiyetsizliği bu kimselere yöneltirler. Önceki sayfalar-
da da belirttiğimiz gibi, tüm yaşamları boyunca samimi, candan
ve dürüst bir arkadaşın özlemini çektikleri halde, toplum gene-
linde hakim olan ahlak anlayışı nedeniyle bu nimetlerden mah-
rum kalırlar. Hiç kimseyle dost olamaz, yakın ve sıcak bir bera-
berlik yaşayamazlar. En yakın arkadaşlarına, evli oldukları
insanlara hatta bazen anne babalarına karşı dahi aynı samimi-
yetsizlikle yaklaşabilirler.
Oysa doğallığın, dürüstlüğün, içi dışı bir, samimi bir insan
olmanın ruha kazandırdığı büyük bir zevk vardır. Bu, insanın vic-
danına en uygun olan davranıştır. Bu nedenle fıtratına uygun
şekilde hareket eden bir insan, vicdani rahatlığın zevkini de aşar.
Dürüst olduğunda zarara gireceğini bilse bile, vicdan rahatlığının
vereceği zevki hiçbir şeye değişmez. Cahiliye insanları ise,
dürüst olmaya yanaşmazlar. Çünkü içlerinde son derece kötü
ahlak özelliklerini barındırır ve bunların anlaşılması durumunda
etraflarındaki insanların tepkisini almaktan korkarlar. Bu neden-
le gerçek duygularını, düşüncelerini mümkün olduğunca gizler-
ler. Müminler ise kalplerinde Allah'ın rızasına uygun, iyi özellik-