Page 193 - Evrim Açmazı 1. Cilt
P. 193
‹K‹ AYAKLILIK 191
Öncelikle iki ayaklılık evrimsel bir bu model, evrimin bir aflamasında iki
avantaj de¤ildir. Zira, maymunların ha- ayaklılıkla dört ayaklılık arasında "kar-
reket flekli insanın iki ayaklı yürüyüflün- ma" bir yürüyüfl olmasını zorunlu kılar.
den daha kolay, hızlı ve verimlidir. ‹nsan Oysa ‹ngiliz paleoantropolog Robin
ne bir flempanze gibi a¤açlar arasında Crompton, 1996 yılında bilgisayar yar-
daldan dala atlayarak ilerleyebilir, ne de dımıyla yaptı¤ı arafltırmalarda bu çeflit
bir çita gibi saatte 125 km hızla koflabi- bir "karma" yürüyüflün (bkz. Karma yü-
lir. Aksine insan, iki aya¤ı üzerinde yü- rüyüfl) imkansız oldu¤unu göstermifltir.
rüdü¤ü için yerde çok daha yavafl bir bi- Crompton'un vardı¤ı sonuç fludur: "Bir
çimde hareket edebilir ve bu nedenle do- canlı ya tam dik, ya da tam dört aya¤ı
¤adaki canlıların en savunmasızlarından üzerinde yürüyebilir." 238 Bu ikisinin ara-
biridir. Dolayısıyla, evrimin kendi man- sı bir yürüyüfl biçimi, enerji kullanımı-
tı¤ına göre, maymunların iki ayaklı yü- nın aflırı derecede artması nedeniyle
rümeye yönelmelerinin hiçbir anlamı mümkün olmamaktadır. Bu yüzden yarı-
yoktur. Aksine, evrime göre insanlar dört iki ayaklı bir canlı var olması mümkün
ayaklı hale gelmelidirler. de¤ildir. (bkz. Dik yürümenin kökeni)
Evrimci iddianın bir di¤er çıkmazı
ise, iki ayaklılı¤ın Darwinizm'in "aflama
aflama geliflme" modeline kesinlikle uy-
mamasıdır. Evrimin temelini oluflturan
›
m
l
a
r
›
t
M
a
m
y
t
fl
›
.
r
a
g
y
n
u
e
y
u
k
a
y
l
o
r
a
i
¤
k
e
n
e
y
,
›
k
p
a
s
›
ö
k
s
l
e
n
u
i
e
e
s
,
i
t
i
l
n
e
y
k
a
m
i
r
ü
t
s
i
d
n
i
e
ü
‹ ‹nsan iskeleti dik yürümeye uygun olarak yarat›lm›flt›r. Maymun iskeleti ise, öne e¤ik yap›s›, k›- › -
k
s
e
a
r
g
y
u
u
v
i
b
e
k
t
e
›
i
e
n
ç
m
i
l
›
a
a
y
b
p
s sa a bacaklar› ve uzun kollar› ile, dört ayakl› bir hareket biçimine uygundur. Bu iki yap› aras›nda
n
a
d
a
r
›
s
.
r
a
d
n
u
k
k
i
a
i
u
B
c
n
a
y
ö
r
t
›
b
l
a
u
k
›
o
r
l
l
a
,
d
k
i
l
e
r
e
r
a
i
z
h
u
"
e
e
u
d
i
r
ü
n
g
k
n
b
fl
,
m
r
v
i
i
›
s
u
a
b bir "geçifl formu" oluflmas› ise, bu geçifl formunun verimsizli¤i nedeniyle mümkün de¤ildir. .
n
i
¤
m
s
e
r
d
l
i
u
m
o
d
m
f
e
fl
n
e
i
f
o
l
¤
i
r
i
n
z
o
r
u
m
ç
g
m
e
u
ü
e
y
ç
fl
"
i
i
e
i
s
l
l
Harun Yahya (Adnan Oktar)