Page 62 - Sonsuzluk Başlamış Durumda
P. 62

SONSUZLUK BAŞLAMIŞ DURUMDA





                 Eğer hafızası olmasa, ardında böyle bir zaman dilimi olduğunu dü-
                 şünmeyecek, sadece yaşadığı tek bir "an" ile muhatap olacaktır ki bu
                 nokta çok önemlidir.


                    Zamansızlığın Bilimsel Anlatımı

                    Bu konuda görüş belirten düşünür ve bilim adamlarından ör-
                 nekler vererek konuyu daha iyi açıklamaya çalışalım. Nobel ödüllü
                 ünlü genetik profesörü ve düşünür François Jacob, Mümkünlerin
                 Oyunu adlı kitabında zamanın geriye akışı ile ilgili şunları anlatır:
                    Tersinden gösterilen filmler, zamanın tersine doğru akacağı bir
                    dünyanın neye benzeyeceğini tasarlamamıza imkan vermektedir.
                    Sütün fincandaki kahveden ayrılacağı ve süt kabına ulaşmak için
                    havaya fırlayacağı bir dünya; ışık demetlerinin bir kaynaktan fışkı-
                    racak yerde bir tuzağın (çekim merkezinin) içinde toplanmak üzere
                    duvarlardan çıkacağı bir dünya; sayısız damlacıkların hayret verici
                    işbirliğiyle suyun dışına doğru fırlatılan bir taşın bir insanın avucu-
                    na konmak için bir eğri boyunca zıplayacağı bir dünya. Ama zama-
                    nın tersine çevrildiği böyle bir dünyada, beynimizin süreçleri ve
                    belleğimizin oluşması da aynı şekilde tersine çevrilmiş olacaktır.
                    Geçmiş ve gelecek için de aynı şey olacaktır ve dünya tastamam bi-
                    ze göründüğü gibi görünecektir. 11
                    Beynimiz belirli bir sıralama yöntemine alıştığı için şu anda dün-

                 ya üstte anlatıldığı gibi işlememekte ve zamanın hep ileri aktığını
                 düşünmekteyiz. Oysa bu, beynimizin içinde verilen bir karardır ve
                 dolayısıyla tamamen izafidir. Eğer hafızamızdaki bilgiler geriye
                 doğru oynatılan filmlerdeki gibi dizilse, zamanın akışı da bizim için
                 geriye doğru oynatılan filmlerdeki gibi olacaktır. Böyle bir durum-
                 da, geçmişi gelecek, geleceği de geçmiş olarak algılamaya başlar, ha-
                 yatı şimdiki düzeninin tam tersi bir düzende yaşarız.
                    Gerçekte ise zamanın nasıl aktığını, ya da akıp akmadığını asla
                 bilemeyiz. Bu da zamanın mutlak bir gerçek olmadığını, sadece
                 bir algı biçimi olduğunu gösterir.

              60
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67