Page 190 - Ölüm Kıyamet Cehennem
P. 190
184 ÖLÜM KIYAMET CEHENNEM
kadar karanlık bir yerdir. Ancak siz bu zifiri karanlıkta ışıklı, pı-
rıl pırıl bir dünyayı seyretmektesiniz.
Üstelik bu o kadar net ve kaliteli bir görüntüdür ki 21. yüzyıl
teknolojisi bile her türlü imkana rağmen bu netliği sağlayama-
mıştır. Örneğin şu anda okuduğunuz kitaba, kitabı tutan ellerini-
ze bakın, sonra başınızı kaldırın ve çevrenize bakın. Şu anda
gördüğünüz netlik ve kalitedeki bu görüntüyü başka bir yerde
gördünüz mü? Bu kadar net bir görüntüyü size dünyanın bir nu-
maralı televizyon şirketinin ürettiği en gelişmiş televizyon ekra-
nı dahi veremez. 100 yıldır binlerce mühendis bu netliğe ulaşma-
ya çalışmaktadır. Bunun için fabrikalar, dev tesisler kurulmakta,
araştırmalar yapılmakta, planlar ve tasarımlar geliştirilmektedir.
Yine bir TV ekranına bakın, bir de şu anda elinizde tuttuğunuz
bu kitaba. Arada büyük bir netlik ve kalite farkı olduğunu göre-
ceksiniz. Üstelik, TV ekranı size iki boyutlu bir görüntü göste-
rir, oysa siz üç boyutlu, derinlikli bir perspektifi izlemektesiniz.
Uzun yıllardır on binlerce mühendis üç boyutlu TV yapma-
ya, gözün görme kalitesine ulaşmaya çalışmaktadırlar. Evet, üç
boyutlu bir televizyon sistemi yapabildiler ama onu da gözlük
takmadan üç boyutlu görmek mümkün değil, kaldı ki bu suni
bir üç boyuttur. Arka taraf daha bulanık, ön taraf ise kağıttan
dekor gibi durur. Hiçbir zaman gözün gördüğü kadar net ve
kaliteli bir görüntü oluşmaz. Kamerada da, televizyonda da
mutlaka görüntü kaybı meydana gelir.
İşte evrimciler, bu kaliteli ve net görüntüyü oluşturan meka-
nizmanın tesadüfen oluştuğunu iddia etmektedirler. Şimdi biri
size, odanızda duran televizyon tesadüfler sonucunda oluştu,
atomlar biraraya geldi ve bu görüntü oluşturan aleti meydana
getirdi dese ne düşünürsünüz? Binlerce kişinin biraraya gelip