Page 255 - Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi'nin Yanılgıları
P. 255
Harun Yahya
Diyaliz makinesinin, tesadüflerin eseri olmad›¤›n›, bu makineyi ta-
sarlayan, üreten, monte eden, kullanan doktorlar, mühendisler, iflçi-
ler, teknisyenler oldu¤unu bilen ak›l, diyaliz makinesi için model ola-
rak kullan›lan ve diyaliz makinesinden çok daha yetenekli, çok daha
kullan›fll›, çok daha küçük olmas›na ra¤men çok daha fazla kapasite-
li böbreklerin tesadüfen oluflamayacaklar›n› kavrayabilir. Bir bilgisa-
yar›n oluflturulabilmesi için binlerce zeki, bilgili, tecrübeli ve yete-
nekli mühendisin, teknisyenin, programc›n›n ve tasar›mc›n›n görev
ald›¤›n› bilen bir ak›l, bir bilgisayardan binlerce kez daha üstün yete-
neklere ve kompleksli¤e sahip insan beyninin tesadüfler sonucunda
oluflamayaca¤›n› görebilir.
Bu aç›k gerçekleri göremeyenler ise materyalizme ve Darwiniz-
m'e, putperest bir dine ba¤lan›r gibi ba¤lananlard›r. Evrimciler, ma-
teryalist dünya görüfllerini kaybetmemek için, dünyaya, canl›l›¤a,
do¤a kanunlar›na materyalizm d›fl›nda bir aç›klama getiren her türlü
düflünceyi en bafl›ndan, hatta daha dinlemeden reddetmektedirler.
Yarat›l›fl gerçe¤ini elefltiren UBA yazarlar›n›n ve di¤er evrimcilerin,
Yarat›l›fl hakk›nda ve kendi iddialar› üzerinde hiç düflünmedikleri,
tek amaçlar›n›n ideolojilerini kaybetmemek oldu¤u, bunun getirdi¤i
endifle ve telaflla yazd›klar› ve konufltuklar› aç›kça belli olmaktad›r.
Yukar›da verdi¤imiz örne¤e geri dönüp bir benzetme ile evrim-
cilerin içinde bulunduklar› garip durumu aç›klayabiliriz. Hat›rlarsa-
n›z, önceki sayfalarda, bir ›ss›z adaya ayak basan ilk kiflinin kendisi
oldu¤unu zanneden bir insan›n örne¤ini vermifl ve bu insan bu ada-
da bir araba ile karfl›lafl›rsa do¤al olarak bu adaya daha önce baflka
insanlar›n geldi¤ini anlayacakt›r demifltik. Peki ya bu insan, bu ada-
ya ilk ayak basan kiflinin kendisi olmas› gerekti¤i konusunda anlafl›l-
maz bir inat ve kararl›l›k içinde ise? Ve kesinlikle bu adaya kendisin-
den önce baflka hiç kimsenin gelemeyece¤i konusunda ›srar ediyor
ve adada böyle bir araban›n bulunmas› dahi onu ikna etmiyorsa? O
253