Page 141 - Doğadaki Mühendislik
P. 141
Harun Yahya (Adnan Oktar)
veya eksiklik sistemi başarısız kılabilir. Sözgelimi iki sütunu bağlayan
tel, üzerindeki gerilimi kaldıramayacak kadar zayıf olsaydı, motorun
ilk hareketinde kopar, bu da her iki sütunun dağılıp gitmesine neden
olurdu. Ancak böyle olmaz, tel tam gereken özelliklerdedir, proteinler
de ve diğer bütün parçalar da…
Bütün bunlar tüycüklerin yapısındaki mükemmelliği ve kompleks-
liği göstermek için yeterlidir. Ancak bunun daha iyi kavranması için
bu konudan haberdar olan her insanın kendi kendine sorması gereken
sorular vardır:
Mikroskobik bir alana yerleştirilmiş olan bu mekanizmalar nasıl
oluşmuştur? Tüycükleri oluşturan moleküller bu özellikleri nasıl ka-
zanmışlardır? Tüycük, içindeki bağımsız motor sistemi nasıl ortaya
çıkmıştır? Tüycükler evrimcilerin iddia ettikleri gibi, bazı rastlantılar
sonucu aşama aşama meydana gelebilir mi?
Hücrelerdeki tüycüklerin tesadüfen bu yapıyı oluşturamayacakları
akıl sahibi her insanın takdir edebileceği bir gerçektir. Bu durumu şöy-
le maddelemek de mümkündür:
1. Mikrotüplere bağlanan proteinlerin mutlaka o tür proteinler olması
şarttır. Herhangi bir protein hücrenin şeklini etkileyecektir. Bu durum gelişi-
güzel yerleştirilmiş kabloların, binayı destekleyen kirişlerin konumlarını ta-
mamen bozmasına benzetilebilir. Tüycüğün hareketli olabilmesi için mutlaka
belli proteinler kullanılmalıdır. Tesadüfen oluşum gibi bir ihtimal sadece bu
madde ile bile ortadan kalkmaktadır.
2. Tüycük mutlaka hücrenin yüzeyinde oluşmalıdır. Hücrenin içinde
oluşması durumunda hareketli olduğu için hücreye zarar verecek hatta yok
edecektir. Bu da yine planlı bir tasarımı gerektirir ve tesadüf iddiasını saf dı-
şı bırakır.
3. Tüycükleri oluşturan proteinleri yani tübilin, dinein, neksin ve diğer
bağlantılı proteinleri bir hücreye monte ettiğinizde, bunlar birdenbire hareket
eden tüycüklere dönüşmezler. Bir hücrenin tüycüklere sahip olabilmesi için
139