Page 251 - Risale-i Nur - İman ve Küfür Muvazeneleri
P. 251
(Lemeat’tan)
Bir Meclis-i Misalîde
(Şeriatla medeniyet-i hazıra, deha-i
fennî ile Hüda-yı Şer'î müvazeneleri)
Birinci Harbin Mütareke başında, bir Cuma gecesinde
bir Rü'ya-yı Sadıkada, misalî Âleminde, bir Meclis-i Âzîmde,
benden sual ettiler:
"Mağlubiyet sonunda İslâm'ın Âleminde ne hal peyda
olacak?" Asr-ı hazır meb'usu sıfatıyla söyledim; onlar da
dinlediler:
Eski zamandan beri İstiklal-i İslâm'ın Bekası, hem
Kelimetullah'ın i'lâsı için, Farz-ı Kifaye-i Cihadı; o Lâzime-i
Diyanet
Deruhde ile, kendini yekvücud-u vahdanî, İslâm'ın
Âlemine fedaya vazifedar, Hilafete bayrakdar görmüş olan bu
devlet,
Şu millet-i İslâm'ın felâket-i mazisi, getirecek de elbet
İslâm'ın Âlemine Saadet ve hürriyet. Olur geçen musibet,
İstikbalde telafi. Üçü veren, üçyüzü kazandıran,
etmiyor elbette hiç hasaret. Halini istikbale tebdil eder,
zîhimmet...
Zira ki şu musibet; hayatımız mâyesi olan Şefkat,
Uhuvvet, Tesanüd-ü İslâmı hârikulâde etti, İnkişaf-ı Uhuvvet
Tesri'-i ihtizazı. Tahrib-i medeniyet, deniyet-i hazıra
sureti değişecek, sistemi bozulacak; zuhur edecek o vakit,
İslâmî medeniyet. Müslümanlar bil'ihtiyar elbet evvel
girecek. Müvazene istersen: Şer'in medeniyeti, şimdiki
medeniyet