Page 105 - Münafığın Derin Karanlığı
P. 105
ad nan o k t ar (haru n y ahy a)
Dedi ki: "Gerçekten ben, sizin bu yaptığınıza öfke ile karşı olanlardanım.
Rabbim, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar." (Şuara Suresi, 168-
169)
Lut Peygamber (as)'ın bu tepkisi, homoseksüelliğin asla kabul edilemez,
haram bir fiil olmasındandır. Elbette şunu da belirtmek gerekir ki, 'homoseksü-
elliğe karşı olmak; asla bu insanlara fiilen bir zarar verilmesini meşru görmek
anlamına gelmez'. Yapılması gereken, insanları bu sapkınlığa karşı uyarmak, onlara
doğrusunu anlatmak ve bu ahlaksızlığın topluma yayılmasına engel olmaktır.
Homoseksüellik Kuran'da açıkça bildirildiği gibi 'çirkin bir hayasızlıktır'.
Böyle bir sapkınlığın toplumda yayılmasına engel olmak tüm Müslümanların
sorumluluğudur. İman edenler bu duruma seyirci kalmamalıdır. Bu ahlaksızlığın
propagandasının yapılmasına göz yummamalı, reklamı yaptırılmamalı, insanlar
bu ahlaksızlığa teşvik edilmemelidir. Bilinçsizce bu sapkınlığa destek verme-
meleri ve böyle bir ahlaksızlığa eğilim göstermemeleri için, cahil ve bilgisiz in-
sanlar Kuran ile eğitilmelidir.
Nitekim Hz. Lut (as) da kavmini çok açık, samimi ve anlaşılır bir üslupla uyar-
mış, onlara yaptıkları işin kötülüğünü, iğrençliğin ve çirkinliğini anlatmıştır. Bu
yaptıkları dolayısıyla ölçüyü aşan azgın bir kavim olduklarını ifade etmiştir. Buna
karşın kavmi, tehditkar ve azgınca bir yanıt vermiş; Hz. Lut (as) ve yanındaki inançlı
insanların, yaşadıkları topraklardan sürülüp çıkartılmasına karar vermişlerdir. Lut
Peygamber (as), bu sapkın, homoseksüel, azgın kavimden kendisini ve ailesini kur-
tarması için Allah'a yönelip dua etmiştir. Allah onun bu duasına icabet etmiş, 'karısı
hariç' Peygamberi ve tüm ailesini kurtarmış, kavminin geri kalanını ise helak et-
miştir. Allah bu durumu Kuran'da şöyle haber vermiştir:
Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık. Yalnızca geri kalanlar içinde
bir kocakarı hariç. Sonra geride kalanları yerle bir ettik. (Şuara Suresi, 170-
172)
Lut kavminin homoseksüellik konusundaki bu sapkınlıkları ve bunun sonu-
cunda da topluca helak olmaları genelde hemen herkes tarafından bilinir. Ancak
bu sapıklığın yaygınlaştırılmasında o 'dönemin münafıklarının oynadığı rol'
çoğu zaman dikkatlerden kaçar. Oysa münafıkların bu tehlikeli yönünün tüm
Müslümanlar tarafından çok iyi bilinmesi son derece önemlidir. Zira münafıklar
tarihin başlangıcından bu yana, tüm Peygamberlerin döneminde hangi oyun ve
sinsi yöntemlerle ortaya çıktılarsa, günümüzde de şeytanın aynı sistemini sürdüre-
103