Page 167 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 167
ÜÇÜNCÜ MAKALE 169
7- Evet, saatin sâniye ve dakika ve saat ve günleri sayan
çarklarına benzeyen yevm ve sene ve ömr-ü beşer ve deveran-ı
dünya, birbirine mukaddime olarak döner, işler. Geceden sonra
sabahı, kıştan sonra baharı işledikleri gibi, mevtten sonra Kıyamet
dahi O Destgâhtan çıkacağını haber veriyorlar. Evet insanın her
ferdi, birer nev' gibidir. Zira Nur-u Fikir onun âmâline öyle bir vüs'at
vermiş ki; bütün ezmanı yutsa tok olmaz. Sair enva'ın efradlarının
mahiyeti, kıymeti, nazarı, kemali, lezzeti, elemi ise cüz'î ve şahsî ve
mahdud ve mahsur ve ânidir. Beşerin ise ulvî, küllî, sermedîdir.
Yevm ve senede olan çok nevilerde olan birer nevi Kıyamet-i
Mükerrere-i Nev'iye ile insanda bir Kıyamet-i Şahsiye-i Umumiyeye
remz ve işaret, belki şehadet eder.
8- Neam, beşerin cevherinde gayr-ı mahsur istidadatında
mündemiç olan gayr-ı mahdud olan kabiliyattan neş'et eden
müyulattan hasıl olan lâ-yetenahî âmâlinden tevellüd eden gayr-ı
mütenahî efkâr ve tasavvuratı; Mavera-yı Haşr-i Cismanîde olan
Saadet-i Ebediyeye elini uzatmış ve medd-i nazar ederek o tarafa
müteveccih olmuştur.
9- Neam, Sâni'-i Hakîm ve Rahmanürrahîm'in Rahmeti ise;
cemi' Niamı nimet eden ve nıkmetlikten halâs eden ve Kâinatı firak-ı
ebedîden hasıl olan vaveylâlardan halâs eyleyen Saadet-i Ebediyeyi
nev'-i beşere verecektir. Zira şu herbir Nimetin Reisi olan Saadet-i
Ebediyeyi vermezse, cemi' Nimetler nıkmete tahavvül ederek,
bizzarure ve bilbedahe ve umum Kâinatın şehadetiyle sabit olan
Rahmeti inkâr etmek lâzım gelir.
İşte ey Birader!.. Mütenevvi olan Nimetlerden yalnız
Muhabbet ve Aşk ve Şefkate dikkat et. Sonra da, firak-ı ebedî