Page 88 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 88

90                                                                                                    MUHÂKEMAT


                  Yani: Yağmurun geç gelmesini ona teşekki eder. Mahbubun
           ağız suyu gibi suyunu emer. Acaba yeri Mecnun, sehabı Leyla halet-
           lerinde bu şiir sana tahyil etmiyor mu?

                  T e n b i h : Bu şiiri güzel gösteren içindeki hayalin Hakikate
           bir derece müşabehetidir. Zira yağmur gecikse sonra gelse toprak vız
           vız gibi bir savtı çıkartarak suyunu çeker. Bu hali gören geçliğine ve
           şiddet-i  ihtiyacına  intikal  ettiğinden,  meşhur  deveranın  Sırrıyla  ve

           tevehhümün tasarrufatıyla bir Muaşaka ve Mükaleme suretine ifrağ
           eder.

                  İ ş a r e t : Herbir hayalde bu çiznök gibi bir Dane-i Hakikat
           bulunmak şarttır...

                                Üçüncü Mes'ele


                  Kelâmın  elbise-i  fahiresi  veyahut  cemali  ve  sureti,  üslûb
           iledir. Yani Kalıb-ı Kelâm iledir. Şöyle ki: Ya dikkat-i nazar veya
           tevaggul veya mübaşeret veya san'atın telakkuhuyla hayalde tevellüd
           eden temayülatın hususiyatından teşekkül eden suretlerden terekküb
           eden istiare-i temsiliyenin parçaları telahuk ettiklerinden tenevvür ve
           teşerrüb ve teşekkül eden üslûb, Kelâmın kalıbı olduğu gibi, cemalin

           madeni  ve  hulel-i  fahirenin  Destgâhıdır.  Güya  Aklın  borazanı
           denilmeye şâyan olan irade ses etmekle, Kalbin karanlık köşelerinde
           yatan  manalar  çıplak,  yalın  ayak,  baş  açık  olarak  çıktıklarından
           mahall-i suver olan hayale girerler.

                  O hazinet-ül hayalde buldukları sureti giyerler. En ekall bir
           yazmayı sarar. Veya bir pabucu giyer, lâakal
   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93