Page 131 - Resullerin Mücadelesi
P. 131

Adnan Oktar (Harun Yahya)


                Örneğin geçmişte, balık özelliklerini taşımalarına rağmen, bir yandan
             da bazı sürüngen özellikleri kazanmış olan yarı balık-yarı sürüngen can-
             lılar yaşamış olmalıdır. Ya da sürüngen özelliklerini taşırken, bir yandan
             da bazı kuş özellikleri kazanmış sürüngen-kuşlar ortaya çıkmış olmalıdır.

             Bunlar, bir geçiş sürecinde oldukları için de, sakat, eksik, kusurlu canlılar
             olmalıdır. Evrimciler geçmişte yaşamış olduklarına inandıkları bu hayali
             varlıklara "ara-geçiş formu" adını verirler.
                Eğer gerçekten bu tür canlılar geçmişte yaşamışlarsa bunların sayıla-
             rının ve çeşitlerinin milyonlarca hatta milyarlarca olması gerekir. Ve bu
             garip canlıların kalıntılarına mutlaka fosil kayıtlarında rastlanması gerekir.
             Darwin, Türlerin Kökeni'nde bunu şöyle açıklamıştır:

                Eğer te orim doğ ruy sa, tür le ri bir bi ri ne bağ la yan sa yı sız ara-ge çiş çe şit -
                le ri mut la ka ya şa mış ol ma lı dır... Bun la rın ya şa mış ol duk la rı nın ka nıt -
                la rı da sa de ce fo sil ka lın tı la rı ara sın da bu lu na bi lir. (Charles Darwin,
                The Origin of Species, s. 172, 280)
                Ancak bu satırları yazan Darwin, bu ara formların fosillerinin bir türlü
             bulunamadığının da farkındaydı. Bunun teorisi için büyük bir açmaz oluş-
             turduğunu görüyordu. Bu yüzden, Türlerin Kökeni kitabının "Teorinin

             Zorlukları" (Difficulties on Theory) adlı bölümünde şöyle yazmıştı:
                Eğer gerçekten türler öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse,
                neden sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz? Neden bütün doğa
                bir karmaşa halinde değil de, tam olarak tanımlanmış ve yerli ye-
                rinde? Sayısız ara geçiş formu olmalı, fakat niçin yeryüzünün sayılama-
                yacak kadar çok katmanında gömülü olarak bulamıyoruz... Niçin her
                jeolojik yapı ve her tabaka böyle bağlantılarla dolu değil? (Charles Dar-
                win, The Origin of Species, s. 172, 280)







                                          129
   126   127   128   129   130   131   132   133   134   135   136