Page 336 - Üst Akıl İngiliz Derin Devleti'nin İç Yüzü 1. Cilt
P. 336

334




             İngiliz Derin Devleti ve Hilafet
             17. yüzyıldan itibaren Avrupa devletlerinden bazıları, Portekiz ve İspanya'nın
             sömürgecilik faaliyetleriyle gittikçe güçlendiklerini görünce, kendi sömürgecilik
             faaliyetlerini başlattılar. Bunların başında İngiltere gelmekteydi.
             İngiltere, daha önce de belirttiğimiz gibi, 1600 yılında Doğu Hindistan Şirketi'ni
             kurarak İngiliz sömürgeciliğinin ilk ciddi adımını atmıştı. Şirket, Hindistan alt kıta-
             sına yönelerek önce ticaret üsleri kurmaya başladı. Buralardaki varlığını hızla geniş-
             leterek koloniler kurdu ve bölgeler ele geçirildi.

             19. yüzyıla gelindiğinde İspanya ve Portekiz, sömürgelerini kaybederek dağılma
             sürecine girdi. Genellikle bağımsızlıklarını kazanarak İspanyol ve Portekiz İmpara-
             torluklarından ayrılan Güney Amerika'daki ülkeler de böylece canlı bir pazar olarak
             İngiltere'ye açıldılar. İngilizler, aynı zamanda Avrupa'da üstünlükle tamamladıkları
             Napolyon Savaşları'nın (1800-1815) ardından, Doğu'da yeni topraklar elde ettiler.
             Artık "kralın tacındaki elmas" olarak nitelenen Hindistan yolunun güvenliği, İngi-
             liz sömürge siyaseti için öncelikli konuma yükselmişti. 1869'da Fransızların Süveyş
             Kanalı'nı tamamlaması, Hindistan yolunu kısaltırken, güvenliğini daha hassas
             duruma getirdi. İngiltere, buna göre Kızıldeniz ve Arabistan kıyılarında, Osman-
             lı'nın itirazlarına rağmen nüfuz alanları oluşturmaya başladı. Aynı şekilde Cebelita-
             rık ve Malta gibi stratejik öneme sahip Kıbrıs Adası, Berlin Kongresi'nde Osman-
             lı'ya destek olma ve Rusya'nın, Osmanlı'nın Doğu Anadolu'daki topraklarını ele
             geçirmesi halinde silahlı yardımda bulunma vaatleriyle 1878'de İngiliz denetimine
             girdi. Uzakdoğu'daki İngiliz etki alanı da benzer gelişmeler sonucunda oluşturuldu.

             Bu gelişmeler neticesinde İngiltere, dünya çapında çok geniş coğrafyalarda sömür-
             geleri olan dev bir imparatorluk haline geldi. Afrika'dan Asya'ya uzanan bu toprak-
             larda milyonlarca Müslüman nüfus bulunuyordu. Dolayısıyla bu nüfusun kontrol
             altında tutulması İngiltere açısından son derece kritikti. Ancak İngiltere'nin önün-
             de önemli bir tehdit bulunuyordu: Bu topluluklar Müslümanlık bağıyla Halife'ye
             bağlı idiler. Halife, tüm dünya Müslümanlarının manevi ve siyasi lideriydi. Hali-
             fe'nin bir sözüyle milyonlarca Müslüman bir araya gelebilir, güçlü bir birlik oluştu-
             rulabilirlerdi. Dolayısıyla bu noktada, Müslüman topraklarını hakimiyeti altına
             almaya kararlı olan İngiliz derin devletinin karşısındaki en büyük tehdit, Halifelik
             makamına sahip olan Osmanlı İmparatorluğu idi.

             İngiliz Derin Devletinin Araplara Yönelik Hilafet Provokasyonu
             Müslüman dünyası Halifeleri olan Osmanlı sultanlarına derin bir bağlılık ve saygı
             duyuyorlardı. İngiliz derin devleti, ilk iş olarak bu hürmet ve bağlılık duygularından



           ÜST AKIL İNGİLİZ DERİN DEVLETİNİN İÇYÜZÜ
   331   332   333   334   335   336   337   338   339   340   341