Page 49 - Kuran'da Tebliğ ve Tartışma
P. 49
Harun Yahya (Adnan Oktar) 47
Şimdi yakmakta olduğunuz ateşi gördünüz mü? Onun
ağacını sizler mi inşa ettiniz (yarattınız), yoksa onu inşa
eden Biz miyiz? Biz onu hem bir öğüt ve hatırlatma
(konusu), hem ihtiyacı olanlara bir meta kıldık. Şu halde
büyük Rabbini ismiyle tesbih et. (Vakıa Suresi, 58-74)
Tebliğ yapılacak kişi ilk önce şu mantık üzerinde düşünmeye
başlamalıdır: Düzen ya da estetik sahibi olan hiçbir şey, tesadüfen
ya da kendi kendine oluşamaz. Eğer bir yerde bir düzen, bir denge,
bir tasarım ve estetiğe sahip bir ürün varsa, bu mutlaka akıl sahibi
bir varlık tarafından düzenlenmiş ve meydana getirilmiş demektir.
Bir kağıdın üzerine çizilmiş düzgün bir geometrik şekil ya da tek bir
düzgün harf gören biri, bunların akıl sahibi bir insan tarafından o
kağıdın üzerine kondurulduğuna emindir. Çok büyük bir hesap ve
denge üzerine kurulu olan evren de kuşkusuz üstün akıl sahibi bir
Yaratıcı tarafından yaratılmıştır. O Yaratıcı herşeyin sahibi Allah'tır.
Dolayısıyla, gözümüzle gördüğümüz, kulağımızla duyduğumuz
ya da hissettiğimiz herşey, bizlere yerlerin ve göklerin sahibi olan
Yaratıcımız olan Allah'ı tanıtmaktadır. Allah, üzerlerinde Kendi
sıfatlarını tecelli ettirmek için eşyayı var etmiştir. İnsanın kainatı
saran kusursuzluk ve sonsuz güzellikler üzerinde detaylı olarak
düşünmesi bu apaçık gerçeği fark etmesi için yeterlidir. Çünkü çev-
resini saran yaratılış gerçekleri, bu ihtişamlı düzenin bir sahibi oldu-
ğunu açıkça göstermektedir.
Tebliğ yapılan kişi bu anlayışa sahip olduktan sonra, Kuran ahla-
kının anlatılması daha da kolaylaşacaktır. Kişiye anlatılanlar, bu
idrakten itibaren bir şey ifade etmeye başlayacak, kafasında bulanık
durumdaki birçok kavram netleşerek yerine oturacaktır.