Page 137 - Evrimcilerin İtirafları
P. 137

Harun Yahya (Adnan Oktar)                  135


                 urocapsalean alg ile modern pleurocapsalean algin hemen hemen birbir-
                 lerine denk olduklar›n›n ortaya ç›kmas›d›r. 348
                 Prof. Dr. Ali Demirsoy :

                 Fotosentez oldukça karmafl›k bir olayd›r ve
                 bir hücrenin içerisindeki organelde ortaya
                 ç›kmas› olanaks›z görülmektedir. Çünkü tüm
                 kademelerin birden oluflmas› olanaks›z, tek
                 tek ortaya ç›kmas› da anlams›zd›r. 349
                 Hoimar Von Ditfurth :

                 Hiçbir hücre, biyolojik bir ifllevi sözcü¤ün
                 gerçek anlam›nda "ö¤renme" olana¤›na sa-
                 hip de¤ildir. Bir hücrenin solunum ya da fo-  Prof. Dr. Ali Demirsoy
                 tosentez yapma gibi bir ifllevi do¤uflu s›ras›n-
                 da yerine getirebilecek konumda olmay›p, daha sonraki yaflam süreci
                 içinde bunun üstesinden gelebilecek duruma gelmesi, bu ifllevi sa¤laya-
                 cak beceriyi edinmesi olanaks›zd›r. 350
                 B. G. Ranganathan:

                 Ne geçmifl fosil kay›tlar›nda evrimi kan›tlayacak ara-geçifl formuna ait
                 organlar› yar› oluflmufl herhangi bir hayvana veya bitkiye ne de günü-
                 müzde evrimin hala devam etti¤ini iflaret eden yar› geliflmifl bir hayva-
                 na veya bitkiye rastlanmam›flt›r. 351
                 Daniel Axelrod (The Evolution of Flowering Plants in The Evoluti-
            on Life adl› kitab›ndan):

                 Angiospermlere, yani çiçekli bitkilere yol açan ilkel grup, fosil kay›tla-
                 r›nda henüz tespit edilmemifltir ve yaflayan hiçbir angiosperm böyle bir
                 ba¤lant›ya dikkatleri çekmemektedir. 352

                 N. F. Hughes (Evrimci paleobotanikçi):
                 Karadaki bitkilerin en dominant grubu olan angiospermlerin evrimsel
                 kökeni, bilim adamlar›n› 19. yüzy›l›n ortalar›ndan beri flafl›rtmaktad›r.
                 Detaylardaki birkaç istisna d›fl›nda, bu soruna tatminkar bir cevap bulu-
   132   133   134   135   136   137   138   139   140   141   142