Page 154 - Münafıklarla Mücadelenin Önemi
P. 154

Münafıklıkla Mücadelenin Önemi




            emrindedir, psikopatları, ayyaşları, cinsi sapıkları, ahlaksızları,
            hepsi emrindedir. Onun için münafığın gücü şeytanın gücü gibi
            oluyor. Muazzam bir güce sahip. Ama şeytan gibi de ahmak ve
            güçsüzdür. Yani iki şeyi birarada barındırır. Hem güçsüz-
            lüğü, hem de şeytani gücü. Ama Müslümanın bir üfür-
            mesiyle tepe taklak gider. Mümin olan kulların üzerine etki-
            si olmuyor münafığın. Kalbinde zayıflık olana etkisi olur. Onun
            için münafık da zayıf olduğunu düşündüğüne gidip musallat
            olur. Yani kendi kafasınca, ahmak aklınca. Münafık için ilk kur-
            tarılacak olan, kendi düşüncesinde, kan bağıyla yakın oldukları-
            dır. Peygamber Efendimiz (sav) zamanında da öyleydi. Münafığı
            başkası pek ilgilendirmez, usulen şey yapar. Onları kurtarmak
            için onlara saldırır, diğerlerine saldırır. Kan bağı esas olduğu
            için. Mesela Peygamber Efendimiz (sav)'in yanına gidiyorlar.
            Ayrılıyor, "sen nasıl gidersin" diyor. "Niye ki" diyor. "Sen
            benim çocuğumsun" diyor. "Neden dolayı çocuğunum?" "Kan
            bağı var, benim kanımdan geliyorsun" diyor. "Ben de
            Peygamber (sav)'in dininden geliyorum" diyor. "Onunla da
            iman bağım var, seninle kan bağım varsa onunla da iman bağım
            var" diyor. "Bu iş kanla irinle olmaz" diyor Müslüman. Neyle
            olur?  İman bağıyla, ahlak bağıyla, ruhla, derinlikle.
            Kardeşlik de bu şekilde olur. O yüzden münafıkların maddi
            bakış açıları çok zıt bir karakterdir. Çok insanlığın ruhuna aykı-
            rı bir karakterdir. Kuran bunu çok detaylı açıklar. Kuran ahla-
            kıyla zıtlık göstertir. Ama kendince tabi Kuran'ı kullanmaya
            çalışır münafık. Ama beceremez, halletmeye çalışır ama yine
            uğraşır. Mesela Peygamberimiz (sav)'in hadislerini münafık yine


                                      152
   149   150   151   152   153   154   155   156   157   158   159