Page 191 - Münafıklarla Mücadelenin Önemi
P. 191
Harun Yahya (Adnan Oktar)
ADNAN OKTAR: Orada Peygamber (sav)'i, aileyi
korumayan, insanların sosyal ihtiyaçlarına, tabi ihtiyaçla-
rına önem vermeyen bir insan olarak gösterme sinsiliği
var. Peygamber (sav) onu düşünemiyor gibi gösteriyorlar.
Ama onu masum bir üslupla, sakin böyle dürüst bir üslupla
anlatıyor gibi yapıyorlar. Münafık çok iblistir, çok çok dikkat
etmek lazım.
Mesela ayette diyor ki, Bakara Suresi 204'te, şeytandan
Allah'a sığınırım, "Kalbindekine rağmen Allah'ı şahit geti-
rir", halbuki "kalbinde öyle değildir" diyor. "Allah'ı şahit geti-
rir. Oysa (diyor, Cenab-ı Allah) o azılı bir düşmandır"
"Bir düşmandır" demiyor. Mesela müşrikler için "onlar düş-
mandır" diyor değil mi? Ama münafık için "azılı bir düşmandır",
yani şeytan da öyle azılıdır. Azılı ne demek? Mesela "azılı katil"
deniyor. Ne demek? Bir türlü adam öldürmekten vazgeçmez.
Seri katil, manyak yani. Hapse sokuyorlar, çıkıyor yine cinayet
işliyor. Sokuyorlar, yine. Azılı katil deniyor. Yani iflah olmaya-
cak derecede. Münafık da öyle azılı düşmandır. Allah diyor ki:
"Oysa o azılı bir düşmandır", yani bir şöyle gösterir kendi-
ni, bir böyle gösterir. Mesela bazen masum gibi göstermeye
çalışır, dürüst gibi göstermeye çalışır. Müslümanların dikkatini
üstüne çekmeye çalışır. Yani böyle bukalemun gibi.
Bukalemun nasıl renklerle kendini belli etmek istemez.
O da kendini masumluk çizgisi içerisinde, dürüstlük çiz-
gisi içerisinde belli etmek istemez. Oradan oraya kaçar,
oradan oraya kaçar ki yakalanmasın.
189