Page 275 - Nasıl Bir Yemen
P. 275
Adnan Oktar
(Harun Yahya)
benzerlik taşımadıklarını göstermiştir. (Charles E. Oxnard, "The Place of
Australopithecines in Human Evolution: Grounds for Doubt", Nature, c. 258,
s. 389)
Evrimciler insan evriminin bir sonraki safhasını da, "homo" yani
insan olarak sınıflandırırlar. İddiaya göre homo serisindeki canlılar,
Australopithecuslar'dan daha gelişmişlerdir. Evrimciler, bu farklı canlı-
lara ait fosilleri ardı ardına dizerek hayali bir evrim şeması oluşturur-
lar. Bu şema hayalidir, çünkü gerçekte bu farklı sınıfların arasında
evrimsel bir ilişki olduğu asla ispatlanamamıştır. Evrim teorisinin 20.
yüzyıldaki en önemli savunucularından biri olan Ernst Mayr, "Homo
sapiens'e uzanan zincir gerçekte kayıptır" diyerek bunu kabul eder. (J.
Rennie, "Darwin's Current Bulldog: Ernst Mayr", Scientific American, Ara-
lık 1992)
Evrimciler "Australopithecus > Homo habilis > Homo erectus > Homo
sapiens" sıralamasını yazarken, bu türlerin her birinin, bir sonrakinin
atası olduğu izlenimini verirler. Oysa paleoantropologların son bulgu-
ları, Australopithecus, Homo habilis ve Homo erectus'un dünya'nın farklı
bölgelerinde aynı dönemlerde yaşadıklarını göstermektedir. (Alan
Walker, Science, c. 207, 1980, s. 1103; A. J. Kelso, Physical Antropology, 1.
baskı, New York: J. B. Lipincott Co., 1970, s. 221; M. D. Leakey, Olduvai
Gorge, c. 3, Cambridge: Cambridge University Press, 1971, s. 272)
Dahası Homo erectus sınıflamasına ait insanların bir bölümü çok
modern zamanlara kadar yaşamışlar, Homo sapiens neandertalensis ve
Homo sapiens sapiens (insanı ile aynı ortamda yan yana bulunmuşlardır.
(Time, Kasım 1996)
Bu ise elbette bu sınıfların birbirlerinin ataları oldukları iddiasının
geçersizliğini açıkça ortaya koymaktadır. Harvard Üniversitesi paleon-
tologlarından Stephen Jay Gould, kendisi de bir evrimci olmasına kar-
şın, Darwinist teorinin içine girdiği bu çıkmazı şöyle açıklar:
Eğer birbiri ile paralel bir biçimde yaşayan üç farklı hominid
(insanımsı) çizgisi varsa, o halde bizim soy ağacımıza ne oldu?
Açıktır ki, bunların biri diğerinden gelmiş olamaz. Dahası, biri
diğeriyle karşılaştırıldığında evrimsel bir gelişme trendi göster-
memektedirler. (S. J. Gould, Natural History, c. 85, 1976, s. 30)
Kısacası, medyada ya da ders kitaplarında yer alan hayali birtakım
"yarı maymun, yarı insan" canlıların çizimleriyle, yani sırf propaganda
273