Page 579 - Yaratılış Atlası 3. Cilt
P. 579
Harun Yahya
HAYAT KAVGADIR ‹DD‹ASI DO⁄RU DE⁄‹LD‹R
Malthus'a ve Darwin'e olan bağlılıkları nedeniyle bazı Darwinistler "hayat kavgadır" düşüncesini en
uç noktalara kadar taşıdılar. Bir kısmı, sadece hayvanların değil iç organlardan moleküllere kadar
tüm varlıkların rekabet içinde olduklarını iddia etti. Örneğin T. H. Huxley her organizmanın mole-
küllerinin birbiri ile rekabet içinde olduğunu ileri sürdü. Alman embriyolog Wilhelm Roux ise or-
ganların besin için birbirleri ile mücadele ettiklerini, böbreklerin ciğerlere, kalbin beyne karşı savaş-
tığını iddia etti. 1
20. yüzyılda biyoloji alanında elde edilen bulgular ise doğada böyle bir hayat mücadelesi olmadığı-
nı göstermektedir. Bugün biyolojide esas olarak organizma içindeki rekabetten değil iş birliğinden
söz edilmektedir. Örneğin biyolog Lewis Thomas Lives of Cells (Hücrelerin Hayatı) adlı kitabında
şöyle yazmaktadır:
Bildiğimiz kadarıyla, canlı varlıklar arasındaki birlikteliklerin büyük çoğunluğu gerçekte yardım maksatlı, bir
dereceye kadar simbiyotiktir (ortak yaşam); genelde düşmanları ile karşılaştıklarında, birbirlerine sinyaller ve
uyarılar yolladıkları, beraber hareket ettikleri bir ilişki... 2
Darwin Retried: An Appeal to Reason (Darwin Yeniden Yargılandı: Akla Başvuru) kitabının yazarı Nor-
man Macbeth ise Malthus ve Darwin'in yanıldıklarını ve doğada kıyasıya bir mücadele olmadığını
şöyle açıklamaktadır:
Darwin, biyolog olmaktan çok (acımasız bir) sosyolog olan Malthus'tan bu fikri devraldı. Bu fikir bitkilere ve
hayvanlara yönelik sevgi dolu derin bir düşüncenin sonucu olarak ortaya çıkmadı. Bu tip bir düşünce... her
organik varlığın geometrik oranla çoğalmak için büyük çaba harcadığını ya da süregelen bir mücadelenin var
olduğunu göstermez... 3
Evrimci Peter Kropotkin de hayvanların aralarındaki dayanışmayı konu edindiği Mutual Aid: A Fac-
tor in Evolution (Karşılıklı Yardımlaşma: Evrimde Bir Faktör) isimli kitabında Darwin ve taraftarla-
rının içine düştükleri yanılgıyı şöyle dile getirmektedir:
Darwin ve onu izleyenler, doğayı canlıların sürekli olarak birbirleriyle savaştıkları bir yer olarak tanımladı-
lar. Huxley'e göre hayvanlar alemi gladyatörlerin şovuna benziyordu. Hayvanlar birbirleriyle savaşmakta, en
hızlı ve en kurnaz olanı ertesi gün savaşabilmek için hayatta kalmaktaydı. Ancak ilk
bakışta, Huxley'in doğaya bakış açısının bilimsel olmadığı anlaşılmaktadır… 4
Bilim ve Teknik dergisinde yayınlanan bir makalede ise doğanın mücadele
yeri olduğu iddiasındaki yanılgı şöyle itiraf edilmektedir:
Sorun, canlıların niye birbirlerine yardım ettikleridir. Darwin'in teorisine göre;
her canlı kendi varlığını sürdürmek ve üreyebilmek için bir savaş vermektedir.
Başkalarına yardım etmek, o canlının sağ kalma olasılığını bağlı olarak azalta-
cağına göre, uzun vadede evrimde bu davranışın elenmesi gerekirdi. Oysa
canlıların özverili olabilecekleri gözlenmiştir. 5
Tüm bu bilgiler bir kez daha göstermektedir ki, Darwin'in ilkel bilim
koşulları altında ortaya koyduğu teorisi pek çok yanılgı ve aldat-
maca ile doludur. Bilimin hemen her alanında yaşanan pek çok
gelişme, Darwin'in evrim teorisinin geçersizliğini gözler önüne ser-
mektedir. Bu yanılgıyı sözde bilim adına benimseyenler de, aslında
bilim dışı ilkel bir teorinin savunuculuğunu üstlendikleri gerçeğini göz ar-
dı etmemeli ve bu yanılgıdan bir an önce vazgeçmelidirler. Norman Macbeth'in
Darwin Yeniden
Yarg›land›: Akla Baflvuru
1. http://www.trufax.org/avoid/manifold.html adl› kitab›
2. L. Thomas, The Lives of a Cell, New York: Bantam Books INC., (1974)
3. www.trufax.org/avoid/manifold.html
4. Peter Kropotkin, Mutual Aid: A Factor of Evolution, 1902, I. Bölüm.
5. Bilim ve Teknik, sayı 190, s.4
Adnan Oktar 577