Page 820 - Yaratılış Atlası 3. Cilt
P. 820

dü¤ü herfley gerçekte zihninde meydana gelen bir alg›d›r. Örne¤in en yak›n, candan dostu ile sohbet eden
                  bir insan gerçekte zihninde oluflan arkadafl› ile sohbet etmektedir. Veya bir flelalenin muhteflem görüntü-
                  sünü, gürleyen sesini dinleyen bir insan, asl›nda zihninde oluflan flelaleyi izler, zihninde oluflan sesini din-
                  ler. Bu kesin bir gerçektir. Ancak bu durum, insan›n bu görüntüden zevk almas›n› engellememektedir. Bu

                  nedenle Allah, Kuran ayetlerinde cennetin insanlar için büyük bir kurtulufl ve mutluluk olaca¤›n›, cennet-
                  te nefislerinin hofllanaca¤› herfleyden bulunaca¤›n› bildirmektedir:
                       Ama Rablerinden korkup-sak›nanlar; onlar için Allah Kat›nda -bir flölen olarak- altlar›ndan ›rmaklar akan

                       -içinde ebedi kalacaklar›- cennetler vard›r. ‹yilik yapanlar için, Allah'›n Kat›nda olanlar daha hay›rl›d›r. (Al-
                       i imran Suresi, 198)
                       Rableri onlara Kat›ndan bir rahmeti, bir hoflnutlu¤u ve onlar için, kendisine sürekli bir nimet bulunan cen-
                       netleri müjdeler. Onda ebedi kal›c›d›rlar. fiüphesiz Allah, büyük mükafaat Kat›nda oland›r. (Tevbe Suresi,

                       21-22)
                       ‹flte, kimin tart›lar› a¤›r basarsa, art›k o, hoflnut olunan bir hayat içindedir. (Kaari'a Suresi, 6-7)
                       Ayr›ca tüm bu güzel görüntüleri kendisine izlettirenin Allah oldu¤unu bilen bir insan, bundan çok da-

                  ha büyük bir zevk al›r. Örne¤in, dal›ndan kopard›¤› bir elman›n taze ve güzel kokusunu alan ve bu koku-
                  yu, meyvenin estetik görünüflünü, tad›n› ve güzelli¤ini kendisi için yaratan Allah'› düflünen bir insan, bu
                  görüntüden di¤er insanlar›n ald›klar›ndan çok daha büyük bir zevk al›r. Cennette de, Allah her mümin için
                  cennet görüntüsünü ayr› ayr› yaratacak ve her mümine nefsinin istedi¤i herfleyi en güzeliyle orada vere-

                  cektir. ‹nsan dünyada da ahirette de, tek dostu, velisi, koruyucusu ve Yarat›c›s› olan Allah ile beraberdir.
                  ‹nsan›n cennette yan›nda görece¤i peygamberler, elçiler, salih müminler, huriler ve g›lmanlar ise, Allah'›n
                  dostlu¤unu, sevgisini ve yak›nl›¤›n› en yo¤un tecelli ettirdi¤i varl›klard›r.
                       Allah'›n tüm hayat›m›z› bir alg›lar bütünü olarak izlettirdi¤i çok aç›k bir gerçektir. Bu gerçe¤in fark›na

                  varan samimi bir insan, Allah'›n adaletinden, herfleyi kusursuz yarat›fl›ndan ve Allah'›n yaratt›¤› herfleyin
                  en güzeli ve en hay›rl›s› oldu¤undan hiçbir flüphe duymamal›d›r. Allah, cenneti de cehennemi de bir alg›
                  olarak yaratacakt›r. Ancak, bu gerçek, Allah'›n Kuran'daki vaadini de¤ifltirmez. Cennette insana en büyük
                  zevkler ve güzellikler sonsuza kadar sunulurken, cehennemde en fliddetli azaplar sonsuza kadar devam

                  edecektir. Allah'›n yarat›fl› kusursuzdur ve Allah vaadinden dönmez.
                       ‹flte bunlar; yapt›klar›n›n en güzelini kabul ederiz ve kötülüklerinden geçeriz; (bunlar) cennet halk› içinde-
                       dirler. (‹flte bu,) Onlara va'dolunan do¤ru bir vaaddir. (Ahkaf Suresi, 16)

                       Ayetlerde de belirtildi¤i gibi, cennet flu anda Allah Kat›nda mevcuttur. Allah, cenneti ve cehennemi ya-
                  ratm›flt›r, ve her ikisi de her hal ve anlar› ile Allah'›n h›fz›nda flu anda bulunmaktad›r.


                       ‹tiraz: "Hiçbir zaman mutlak varl›klar ile yüzyüze gelemeyecek miyiz? Sürekli alg›sal

                       ortamla muhatap oldu¤umu bilmek bana s›k›nt› veriyor."
                       Cevap: Tek mutlak varl›k Allah't›r. Gördü¤ümüz di¤er varl›klar Allah'›n tecellileridir. ‹nsanlar›n genel
                  kan›s› hep kendilerinin ve gördükleri di¤er varl›klar›n mutlak olduklar›, Allah'›n ise, radyo dalgalar› gibi
                  kendilerini sard›¤› yönündedir. (Allah'› tenzih ederiz) Oysa bunun tam aksi do¤rudur. Yani var olan yal-

                  n›zca Allah't›r. ‹nsan›n Allah'›n Zat›'n› gözleriyle göremiyor olmas› onu aldatmamal›d›r. ‹nsan nereye dö-
                  nerse dönsün, kime bakarsa baks›n, asl›nda gördü¤ü, bakt›¤› her yerde Allah'›n tecellileri vard›r. Üstelik
                  bu, insana s›k›nt› verecek de¤il aksine Allah'a iman eden bir insan›n çok hofluna gidecek bir gerçektir.
                  Allah'›n tek mutlak varl›k, bizimse bir hayal olmam›z kul için bir flereftir. Böyle bir gerçek, insana sevinç

                  verir. Rabbimize olan hayranl›¤›m›z› ve O'nun sonsuz kudretine olan teslimiyetimizi kat kat art›r›r.
                       Ayr›ca bu, insan›n tüm dünyevi h›rslar›n› do¤al olarak ortadan kald›racak, Allah'a hiçbir flekilde flirk
                  koflmadan iman etmesini sa¤layacak önemli bir bilgidir. Çünkü "Allah d›fl›nda bir baflka mutlak varl›k da-
                  ha var" dendi¤inde, o zaman o varl›¤› Allah'a efl koflmufl, ona Allah'›n gücü d›fl›nda ayr›ca bir güç verilmifl

                  olunur. Ama bu gerçe¤i bilen insan için böyle bir durum söz konusu olmaz. Böyle bir insan Allah'tan bafl-
                  ka hiç kimseden korkmaz. Bir güç veya imkan elde etti¤inde, bunun gerçekte Allah'a ait oldu¤unu bilir.
                  Hastal›¤›na bir doktor çare buldu¤unda, flifay› verenin Allah oldu¤una kesin bilgiyle iman eder. Doktorun,
                  Allah'›n sebepler içinde yaratt›¤› flifa için bir vesile oldu¤unu bilir.





                818 Yarat›l›fl Atlas› Cilt 3
   815   816   817   818   819   820   821   822   823   824   825