Page 179 - Gizli El Bosna'da
P. 179

SAVAfi, KATL‹AM VE D‹PLOMAS‹                  177


             ülkedeki yang›n› söndürmektir" diyordu. Dahas›, S›rp milliyetçili¤inin uyan›-
             fl›nda oynad›¤› rolü de küçük göstermeye çal›fl›yor, Memorandum'un "flove-
             nist" bir metin olmad›¤›n›, hatta "Milo§evi¡'in çizgisi ile Memorandum'un ilgi-
             si bulunmad›¤›n›" öne sürüyordu. Uzun y›llard›r a¤z›ndan düflürmedi¤i "Bü-
             yük S›rbistan" kavram›ndan bile, bunun politik bir hedef olarak de¤il "tarih-
             sel-romantik bir mecaz" olarak anlafl›lmas› gerekti¤ini söyleyerek, çark etti.
                  K›sa bir süre sonra ˜osi¡-Pani¡ ikilisi ile Milo§evi¡'in yollar› tamamen ay-
             r›ld›. Pani¡ özellikle öne ç›karak, S›rbistan'› uluslararas› bask›lardan kurtara-
             cak ve Bosna'daki savafl› durduracak adam profili çizmeye bafllad›. 1992 A¤us-
             tosu'nun bafl›nda, Saraybosna'ya giderek Müslüman yönetimine bir bar›fl öne-
             risi götürdü. Plan, Bosna-Hersek'in S›rbistan taraf›ndan tan›nmas› için, Bos-
             na'n›n fiili olarak S›rplar›n elinde olan %60'›n›n resmen S›rplara b›rak›lmas›n›
             öngörüyordu. Do¤al olarak, Müslüman yönetimi taraf›ndan kabul edilmedi.
                  Ancak Pani¡'in tüm bu anti-Milo§evi¡ ve "bar›flç›" görüntüsü, pek inan-
             d›r›c› durmuyordu. Çünkü Federal Baflbakan, elinden geldi¤ince Milo§evi¡ çiz-
             gisinin suçlar›n› ört-bas etme e¤ilimindeydi. S›rplar›n Bosna'da yapt›klar› kat-
             liam› mümkün oldu¤unca gizlemeye çal›fl›yordu. Örne¤in, içinde korkunç ifl-
             kencelerin yafland›¤› S›rp toplama kamplar› Pani¡'e göre birer hayal ürünüy-
             dü. Bu konuda o denli ›srarl›yd› ki, "S›rplar taraf›ndan aç›lm›fl tek bir toplama
             kamp› bulan gazeteciye 5 bin dolar verece¤ini" söylemiflti. 56
                  Pani¡'in en büyük çabas›, Bosna'da Federal ordu ve Çetniklerin elele ger-
             çeklefltirdi¤i etnik temizli¤in suçunu bu iki taraf›n da elinden almakt›. Özellik-
             le, sürekli olarak Federal orduyu temize ç›karmaya çal›fl›yor, Bosna'da flidde-
             tin, Belgrad taraf›ndan kontrol edilemeyen çetelerce gerçeklefltirildi¤ini söylü-
             yordu. Temmuz 92'de yapt›¤› bir aç›klamada, "1.200 sokak serserisi, kelimenin
             gerçek anlam›yla çeteciler var, kimseyi dinlemiyorlar" diyordu. 57  Öte yandan
             bu "1.200 sokak serserisi"nin suçunu da elinden geldi¤ince örtemeye çal›fl›yor-
             du, Bat›daki "gizli el"in temsilcileri, örne¤in Douglas Hurd taraf›ndan s›k s›k
             söylenen "savaflan her üç taraf da ayn› derecede suçlu" masal›n› tekrarl›yordu.
             Temmuz 92'de, çat›flan üç taraf›n da hatal› oldu¤unu kabul etmek gerekti¤ini
             belirterek, "insanlar› öldürüyorlarsa, bu katilliktir, kimin ne kadar öldürdü¤ü
             ise önemli de¤il" diyebilmiflti. 58
                  Yugoslav ordusunun Bosna'daki savafltaki rolü, BM Genel Kurulunun
             Eylül ay›ndaki bir toplant›s›nda gündeme gelmiflti. Kürsüye ç›kan Pani¡, Belg-
             rad hükümetinin Müslüman Bosnal›lara uygulad›¤› etnik temizlik eylemlerini
             inkar ederek, "bu korkunç ve asla kabul edilemez bir olayd›r. Savafl› Yugoslav
             askerleri de¤il, hükümetinin emrini dinlemeyen bafl›bozuk militanlar sürdü-
             rüyor. Tüm  Yugoslav askerleri Bosna'dan çekildi. Biz harp de¤il, bar›fl
             istiyoruz" demiflti, "A¤lamakl› bir sesle ve yafll› gözlerle" Genel Kurul'a hitap
   174   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184