Page 127 - Allah'ın Renk Sanatı
P. 127
Harun Yahya - Adnan Oktar 125
Dış dünya sandığımız sinyalleri yorumlayıp anlamlı hale getiren, bizim
beynimizdir. Örneğin duyma algısını ele alalım. Kulağımızın içine gelen ses
dalgalarının yorumunu yaparak onu bir senfoniye çeviren aslında beyni-
mizdir. Yani müzik, beynimizin oluşturduğu bir algıdır. Renkler aslında
gözümüze ulaşan ışığın farklı dalga boylarıdır. Bu farklı dalga boylarını
renklere çeviren yine beynimizdir. Dış dünyada renk yoktur. Ne elma kır-
mızı, ne gökyüzü mavi, ne de ağaçlar yeşildir. Onlar, sadece öyle algıladığı-
mız için öyledirler. Dış dünya, tamamen algılayana bağlıdır. Nitekim göz-
deki retinada oluşan küçük bir bozukluk renk körlüğüne sebep olur. Kimi
insan maviyi yeşil, kimisi kırmızıyı mavi olarak algılar. Bu noktadan sonra
dışarıdaki nesnenin renkli olup olmaması önemli değildir. Ünlü düşünür
Berkeley de bu gerçeğe şu sözleriyle dikkat çekmektedir:
İlkin renklerin, kokuların, vb. "gerçekten var olduğu" sanıldı; ama daha sonra,
bu çeşit görüşler reddedildi ve görüldü ki, bunlar duyumlarımız sayesinde var-
dır. 59
Sonuç olarak; biz nesneleri onlar renkli olduğundan ya da dışarıda
maddi bir varlığa sahip olduklarından renkli görmeyiz. Çünkü, varlıklara
yüklediğimiz tüm nitelikler, "dış dünyada" değil, içimizdedir.
İşte bu da belki de bugüne kadar hiç
düşünmediğiniz bir gerçektir.
Zevk alarak dinlediğimiz
müzik, duyduğumuz her ses
aslında bizim beynimizin için-
de elektrik sinyallerinin oluş-
turduğu bir algıdır.