Page 457 - Risale-i Nur - Sözler
P. 457
EMİRDAĞ ÇİÇEĞİ 459
karanlıklandırmamak ve âyine-i hayatında in'ikas eden suretlerini
çirkinleştirmemek ve lehinde şahid olabilen o misafir vaziyetleri aleyhine
çevirmemek için, o cinayetlerin cezalarını ve Padişah-ı Ezelî'nin şiddetli ve
inadları kıran tehdidlerini Kur'anı okumakla takdir etmek ve nefsin
tuğyanından kurtulmaya çalışmak Hikmetiyle, Kur'an gayet manidar tekrar
eder ve bu derece kuvvet ve şiddet ve tekrar ile Tehdidat-ı Kur'aniyeyi
hakikatsız tevehhüm etmekten, şeytan bile kaçar. Onları dinlemeyen
münkirlere Cehennem Azabı Ayn-ı Adalettir, diye gösterir.
Hem meselâ: Asâ-yı Musa gibi çok Hikmetleri ve Faideleri bulunan
Kıssa-i Musa'nın (A.S.) ve sair Enbiyanın (A.S.) kıssalarını çok tekrarında,
Risalet-i Ahmediyenin (A.S.M.) Hakkaniyetine bütün Enbiyanın Nübüv-
vetlerini bir hüccet gösterip Onların umumunu inkâr edemeyen, bu Zâtın
Risaletini Hakikat noktasında inkâr edemez Hikmetiyle ve herkes her vakit
bütün Kur'anı okumaya muktedir ve muvaffak olamadığından herbir uzun
ve mutavassıt Sureyi birer küçük Kur'an hükmüne getirmek için
ehemmiyetli Erkân-ı İmaniye gibi o Kıssaları tekrar etmesi, değil israf ..
belki Mukteza-yı Belâğattır ve Hâdise-i Muhammediye (A.S.M.) bütün
Benî-Âdemin en büyük hâdisesi ve Kâinatın en azametli mes'elesi
olduğunu Ders vermektir.
Evet Kur'anda Zât-ı Ahmediyeye en büyük makam vermek ve dört
Erkân-ı İmaniyeyi içine almakla َلِلّا ن ه َ َ َّلاا ى ِ َ لا َ َ ا َ ىل َ ه َ Rüknüne denk tutulan
ِ
َ لِلّ اَ لو َ سرَ َ م َ ح َ م َ د ن َّ ٌ Risalet-i Muhammediye (A.S.M.) Kâinatın en büyük
ن
ه
ن
Hakikatı ve Zât-ı Ahmediye (A.S.M.), bütün mahlukatın en Eşrefi ve Haki-
kat-ı Muhammediye (A.S.M.) tabir edilen Küllî Şahsiyet-i Maneviyesi ve
Makam-ı Kudsîsi, iki cihanın en parlak bir Güneşi olduğuna ve bu Hârika
Makama liyakatına dair pekçok hüccetleri ve emareleri, kat'î bir surette
Risale-i Nur'da isbat edilmiş. Binden birisi şudur ki: َ عَِل ِ َ ْلا َ ف ا َ كَ ب َ ب َ سل ا
َّ
ن
Düsturuyla, bütün Ümmetinin bütün zamanlarda işlediği Hasenatın bir
misli Onun Defter-i Hasenatına girmesi ve bütün Kâinatın Hakikatlarını,
getirdiği Nur ile nurlandırması, değil yalnız Cinn ve İnsi ve Meleği ve
Zîhayatları, belki Kâinatı ve Semavatı ve Arzı minnetdar eylemesi ve
istidad lisanıyla nebatatın Duaları ve ihtiyac - ı fıtrî diliyle
hayvanatın Duaları, gözümüz önünde bilfiil kabul olmasının