Page 710 - Risale-i Nur - Sözler
P. 710

712                                                                                                                                      SÖZLER


           Şu Millet-i İslâm'ın felâket-i mazisi, getirecek de elbet İslâm'ın Âlemine Saadet
                                                                                      ve Hürriyet. Olur geçen musibet,
           İstikbalde telafi. Üçü veren, üçyüzü kazandıran, etmiyor elbette hiç hasaret. Ha-
                                                                               lini istikbale tebdil eder, zîhimmet...
           Zira ki şu musibet; hayatımız mâyesi olan Şefkat, Uhuvvet, Tesanüd-ü İslâmı
                                                                                   hârikulâde etti, İnkişaf-ı Uhuvvet
           Tesri'-i ihtizazı. Tahrib-i medeniyet, deniyet-i hazıra sureti değişecek, sistemi
                                                                                    bozulacak; zuhur edecek o vakit,
           İslâmî Medeniyet. Müslümanlar bil'ihtiyar elbet evvel girecek. Müvazene ister-
                                                                      sen: Şer'in Medeniyeti, şimdiki medeniyet
           Esaslara dikkat et, âsârlara nazar et. Şimdiki medeniyet esasatı menfîdir. Menfî
                                                                               olan beş esas ona temel, hem kıymet.
           Onlarla çark kurulur. İşte Nokta-i İstinad: Hakka bedel kuvvettir.
           Kuvvet ise, şe'nidir tecavüz ve taâruz; bundan çıkar hıyanet.
           Hedef-i kasdı, Fazilet bedeline hasis bir menfaattır. Menfaatın şe'nidir tezahüm
                                                                                    ve tehasum; bundan çıkar cinayet.
           Hayattaki kanunu, Teâvün bedeline bir düstur-u cidaldir. Cidalin şe'ni budur:
                                                                        Tenazü' ve tedafü'; bundan çıkar sefalet..
           Akvamların beyninde rabıta-i esası: Âherin zararına müntebih unsuriyet. Başka-
                                                                                   ları yutmakla beslenir, alır kuvvet.
           Milliyet-i menfiye, unsuriyet, milliyet; şe'ni olur daima böyle müdhiş tesadüm,
                                                                        böyle feci' telatum, bundan çıkar helâket.
           Beşincisi şudur ki: Cazibedar Hizmeti: Heva, hevesi teşci', teshil; hevesatı,  ar-
                                                                            zuları da tatmin; bundan çıkar sefahet.
           O heva, hem heves, şe'ni budur daima: İnsanı memsuh eder, sîreti değiştirir. Ma-
                                                                                  nevî meshediyor, değişir İnsaniyet.
           Şu medenîlerden çoğunun, eğer içini dışına çevirirsen, görürsün: Başta may-
                                                              munla tilki, yılanla ayı, hınzır. Sîreti olur suret.
           Gelir hayali karşına, postlarıyla tüyleri. İşte şununla görünür meydandaki  âsârı.
                                                                            Zemindeki mevazin mizanıdır şeriat...
           Şeriattaki Rahmet, Sema-i Kur'andandır. Medeniyet-i Kur'an Esasları  müsbet-
                                                             tir. Beş müsbet esas üzere döner Çark-ı Saadet.
           Nokta-i İstinadı; kuvvete bedel Haktır. Hakkın daim şe'nidir Adâlet ve  Tevazün.
                                                                         Bundan çıkar Selâmet, zâil olur şekavet.
           Hedefinde menfaat yerine Fazilettir. Faziletin şe'nidir Muhabbet ve Tecazüb.
                                                                              Bundan çıkar Saadet, zâil olur adavet.
           Hayattaki düsturu, cidal kıtal yerine, Düstur-u Teâvündür. O Düsturun şe'nidir
                                                                           İttihad ve Tesanüd; hayatlanır Cemaat.
           Suret-i Hizmetinde, heva heves yerine Hüda-yı Hidayettir. O Hüdanın şe'nidir:
                                                                              İnsana lâyık tarzda terakki ve refahet.
           Ruha  lâzım  surette  tenevvür  ve  tekâmül.  Kitlelerin  içinde  cihet-ül Vahdeti
   705   706   707   708   709   710   711   712   713   714   715