Page 719 - Risale-i Nur - Sözler
P. 719

LEMEÂT                                                                                                                                   721


           Herbir ihvanın altında sen çıkması, hem de o sen olması imkân ve ihtimali,
                                                                        herbirine celbeder bir nazar-ı hürmeti.
           Eğer taayyün edip perde altından çıksan, mükerrem iken altında; üstünde
                                            zalim olursun. Güneş iken orada; burada gölge edersin.
           İhvanını düşürttürüp hem nazar-ı hürmetten. Demek taayyün ve teşahhus,
                          zalim birer emirdir, sahih doğru böyle ise, hem de böyle görürsün.
           Nerede kaldı yalancı tasannu' ve riya ile kesb-i teşahhus-u şöhret? İşte bir
                                                  Sırr-ı Azîm ki Hikmet-i İlahî, hem o Nizam-ı Ahsen
           Bir ferd-i fevkalâde, kendi nev'i içinde setr ile perde çeker, bununla kıymet
                                                                                verdirir, hem de eder müstahsen.
           İşte sana misâli: İnsan içinde Veli, ömür içinde Ecel, olmuş meçhul ve müh-
                                        mel. Cum'ada müstetirdir bir saat, kabul olur Dua edersen.
           Ramazanda münteşir bir Leyle-i Zû-Kadir, Esma-ül Hüsnada muzmer İksir-
                                    i İsm-i Â’zam. Bu misâllerin haşmeti, hem de o Sırr-ı Hasen
           İbhamda izhar eder, ihfada isbat eder. Meselâ: Ecelin ibhamında bir müvaze-
                                                         ne vardır; her dakikada tutar ne vaziyet alırsan.
           Kefeteyn-i havf u reca, Hizmet-i ukba, dünya; tevehhüm-ü bekaî, lezzet-i
                                                 ömrü verir. Yirmi sene mübhem bir ömür olsa ahsen
           Nihayeti muayyen bin senelik bir ömre. Zira nısfı geçerse, her saati geldikçe
                                                                       güya adım atarak dar ağacına gidersin.
           Şey'en şey'en üzülmek.. vehm de teselli vermez, sen de rahat etmezsin...

                                             * * *

                            Allah'ın Rahmet Ve Gadabından Fazla
                                      Tahassüs Hatadır

           Allah'ın Rahmetinden fazla Rahmet edilmez. Allah'ın Gadabından fazla Ga-
                                                                                                                dab edilmez.
           Öyle ise işi bırak o Âdil-i Rahîm'e. Fazla Şefkat elemdir, fazla Gadab zemî-
                                                                                                                            me...

                                             * * *

                          İsraf Sefahetin, Sefahet Sefaletin Kapısıdır

           Ey müsrifli kardeşim! Tagaddi noktasında bir iken iki lokma; bir lokma bir
                                                                                       kuruşa, bir lokma on kuruşa.
   714   715   716   717   718   719   720   721   722   723   724