Page 495 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 495

EMİRDAĞ  LÂHİKASI-II                                                                                      209


           parçalanmasına bedel, yalnız bir parmağı kesmek gibi pek cüz'î bir zararla
           pek  küllî  bir  zarardan  kurtulmamıza  sebeb  oluyorlar  bildiğimizden,  o
           iktidar  partisinin  lehinde  Ehl-i  Dini  yardıma  davet  ediyoruz.  Ve  Dinde
           lâübali kısmını dahi cidden ikaz edip "Aman çabuk Hakikat-ı İslâmiyeye
           yapışınız" ihtar ediyoruz ki, vatan ve millet ve onların hayatı ve Saadeti,
           Hakaik-i Kur'aniyeye dayanmak ve bütün âlem-i İslâmı arkasında ihtiyat
           kuvveti yapmak ve Uhuvvet-i İslâmiye ile dörtyüz milyon Kardeşi bulmak
           ve  Amerika  gibi  Din  lehinde  ciddî  çalışan muazzam  bir  devleti  kendine
           hakikî dost yapmak, İman ve İslâmiyet'le olabilir.

                  Biz  bütün  Nurcular  ve  Kur'an  Hizmetkârları,  onlara  hem  haber
           veriyoruz,  hem  İslâmiyet'e  Hizmette  muvaffakıyetlerine  Dua  ediyoruz.
           Hem  de  rica  ediyoruz  ki:  Bu  memleketin  bir  ehemmiyetli  mahsulü  ve
           vatanda ve şimdi Âlem-i İslâmda pek büyük faidesi ve Hizmeti bulunan
           Risale-i  Nur'u,  müsaderelerden  kurtarıp  Neşrine  hizmet  etsinler.  Bu
           vatandaki dindarları kendine taraftar etsinler ve Selâmeti bulsunlar.

                                                                     Said  Nursî
                                          *  *  *

                        Medar-ı ibret  ve  Hayret  ve  Şükrandır  ki:

                  Yirmidokuz senedir, elli seneden beri benimle muarız gizli düşman
           komiteler  bütün  desiseleriyle  aleyhimde  adliyeyi,  hükûmeti  sevketmeye
           çalışırken  ve  her  desiseye  baş  vururken..  yüzotuz  Kitabımı,  binler
           Mektublarımı  tedkik  ve  taharri  için  adliyenin  nazarını  celbetmiş.  O
           adliyeler  beşi  kat'î  beraet  ve  umum  Kitabları  suç  yok  diye  iadeye  karar
           vermeleri  ve  geçen  Malatya  hâdisesi  münasebetiyle  yine  gizli
           düşmanlarımız hükûmetin ve adliyenin nazar-ı dikkatini bizlere çevirmeye
           çalıştıkları  halde,  yirmiüç  mahkeme  demişler  ki:  "Suç  bulamıyoruz"
           (Haşiye). Acaba benim gibi dünya ehli ile münasebeti pek az ve Risale-i
           Nur gibi Hakikatı hiçbir şeye feda etmeyen,
                  -------------------------------
                  (Haşiye):  Denizli'de  bütün  Risale-i  Nur  eczaları  iade  edilmesi  ve
           İstanbul'da ve Ankara'da ele geçen bütün Risaleleri iade etmeleri ve Tarsus-
           Mersin'de ellerine geçen umum Risaleleri iade etmeleri ve dört ay Ankara'da
           bütün Risaleleri tedkik ile iadesine ve beraetine karar vermeleri ve o beraet ve
           iadeyi Temyiz dört defa tasdik etmesi ve en ziyade uğraşan Afyon, dört sene
           sonra  iki  defa  beraet  ve  iadesine  karar  vermesi  gösteriyor  ki,  adliyeler
           tamamıyla hakikî adaletle iş görmüşler ki, yeni şeylerin ehemmiyeti kalmıyor.
   490   491   492   493   494   495   496   497   498   499   500