Page 83 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 83

EMİRDAĞ  LÂHİKASI-I                                                                                         85


           zahmetler Rahmet,  yaptığı  Hizmetler Hikmet olmuş.  Celali  yüzünden
           Cemalini de gösterip, Âlem, bir Gülzar-ı Kemal bulmuştur.

                      "Lütf u kahrı şey-i vâhid bilmeyen çekti azab,
                      Ol azabdan kurtulup Sultan olan anlar bizi."

           “Niyazi-i Mısrî” gibi diyen bu tercüman, her şeyi hoş görerek, katreyi
           Umman, Âdemi İnsan ve Nurunu Âleme Sultan eylemiştir.

                  Ona    "Kürdî"   denilmesi   ve   Kaside-i Hazret-i İmam-ı Ali'de

                               ِ
            (R.A.)   görülen   اكردم اي Kelimesinin  hazf  ve  Kalbiyle "Kürd" îma
                             ً ْ ُ َ
           ve işaretinin bulunması, gerçekten Kürdlüğüne delalet etmez ve  onun
           manevî silsile-i şerafet ve siyadetten tenzil ve teb'idini îcab ettirmez. Bu
           isnad  ve  izafe,  Kürdistan'da  doğup  büyüyen  ve  bu  lakabla  maruf  ve
           meşhur olan bu zâtın Risalet-in Nur'un Tercümanı olduğunu sırf Âleme
           ilân etmek içindir; yoksa Kürdlüğünü isbat etmek için değildir. Kürdçe
           bilmesi, o kıyafete girmesi ve öyle görünmesi, kendini setr ve ihfa için
           olup, hakikî hüviyet ve milliyetini ihlâl ve inkâr mana ve maksadıyla
           değildir  diye  düşünüyorum.  Âlem-i  İslâmiyet  ve  insaniyete  ve
           Haremeyn-i  Şerifeyn'e  asırlarca  Hizmet  eden  bu  Kahraman  Türk
           Milletini  onun  çok  sevmesinde  ve  hayatının  mühim  bir  kısmını  hep
           Türklerle  meskûn  olan  bu  havalide  geçirmesinde  büyük  Hikmetler,
           mana ve mülahazalar olsa gerektir.

                              Âb-ı Rûy-i Habib-i Ekrem için
                              Kerbelâ'da revan olan dem için
                              Şeb-i firkatte ağlayan göz için
                              Râh-ı Aşkında sürünen yüz için

                                                                   ِ
           Risale-i Nur'a ve Üstada ve İslâm'a zafer ver ya Rabbî!..  يمَّٓا!
                                                                 َ

                  Ey  Risale-i  Nur!  Seni  söndürmek  isteyen  bedbahtların
           necm-i  istikbali  sönsün.  İzzet  ve  ikbali  ve  şan  ü  şerefi  aksine
           dönsün. Sen sönmez ve ölmez bir Nursun.

                  Boyun bâlâ, gözün şehlâ, gören mecnun seni leylâ
                  Sözün ferşte, gözün Arş'ta, gönül meftun sana cânâ
                  Nikabın Nur, nigâhın Nur, Kitabın Nur senin ey nur
                  Bağın Nursî, huyun munis, özün İdris Ferd-i Yekta
                  Açılmış gül, öter bülbül, yüzünde var zarif bir tül
                  Yazılmış üstüne Nurdan  ٰ ندَا  و   َا ِيسوق باق
                                                             َ
                                                        َ
                                                ْ ْ
                                                    ْ َ ْ
                                                          َ
   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87   88