Page 488 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 488

490                                                                                      BEDİÜZZAMAN   SAİD   NURSİ


                İSTANBUL'DA; KOMÜNİSTLER ALEYHİNDEKİ HÂDİSEYİ
                       GÖREN RİSALE-İ NUR TALEBELERİNİN
                               MEKTUBUNDAN BİR PARÇA


                                                  همس
                                          نا   ه  ُ ْ َ َ ُ        س   ب   ح    ِ  ْ  ِ   ب ا

              Aziz Kardeşlerim,

            ةن ِ  َ       و      ْلا   م    دم   حْلا    هَل      dün,  Nur'un  mânevî  bir  Fütuhatı,  bütün  azamet  ve
          ُ َّ
                          ُ
                      َ ُ ْ
          dehşetiyle İstanbul'da görüldü. Küfr-ü mutlakı dünyaya, hususan Âlem-i
          İslâm'a  yerleştirmek  istiyen  bir  cem'iyet  ve  onların  nâşir-i  efkârı  ve
          mürevvic-i âmâli olan bir iki gazete matbaası ve kütüphanesi darmadağın
          edilerek;  dinsiz  yaptık,  komünist  yaptık  zannedilen  gençlik  ve  mekteb-
          lilerin  ağziyle  ve  harekâtiyle  ve  fiilleriyle  protesto  edildi.  Kahrolsun
          komünistlik  diye  beddua  edildi.  Bu  cem'iyetin,  binler  lira  maddî,
          milyonlar lira da mânevî zararı oldu.

              Ey  Nurcular!  Şimdi  maddî  imkân  hâsıl  olmuyor  diye  üzülmeyiniz!
          Nur'un  Fütuhatı  geniş  bir  sahada devam ediyor. Küllî bir Muvaffakıyet
          hâsıl oluyor.   ر    ب َ ِّ   ِلضف ن ِ   م  اٰذه

                                     َ
                            ْ َ ْ

                                            * * *


                                          ن   ه َ ُ  احبس    م   ه      ِ      سا ِ   ب
                                                   ْ
                                          َ ْ ُ

              Aziz Sıddık Kardeşlerim;

              Bir kaç aydan beri, aleyhime çevrilen desiseleri meydana çıktı. Hıfz-ı
          İlâhî ile o musibet, yirmiden bire indi. Hâlî zamanda Camiye gidiyordum.
          Haberim olmadan, Talebeler beni üşütmemek için mahfelde bir kulübecik
          yapmıştılar. Ben de dört-beş gündür kendi kendime karar verdim, daha
          gitmeyeceğim.  O  malûm  zâbit  adam  vâsıta  olup  kulübeciği  kaldırdılar;
          bana  da  resmen  tebliğ  ettiler  ki,  daha  Camiye  gitmeyeceksin!  Fakat,
          habbeyi kubbe yapıp bir heyecan verdiler. Hiçbir ehemmiyeti yok, hiç de
          merak etmeyiniz. Tahminimce, her tarafta haddimden pek fazla teveccüh-
          ü âmmeyi kırmak için, bana böyle bazı bahanelerle ihanet ediyorlar. Eski
          zamanımı
   483   484   485   486   487   488   489   490   491   492   493