Page 641 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 641

TAHLİLLER                                                                                                                         643



                                                   همساب
                                           ن   ه  احب ُ ْ        س    ِ  ْ  ِ
                                           َ َ ُ

               Çok Mübarek Üstadımız Hazretleri,

               Evvelâ:  Geçenlerde  alınan  Nur  Eczalarının  hepsi  dağıldı;  Nurun
           müştakları sürur  içinde kaldılar. Nurdan kısmeti olanlar, birer birer çıkıp,
                                                د

           Ona  koşuyorlar.  Nur  arayan  sineler,    جو َّدج و     ب   َل   َط نم  Hakikatınca
                                                 َ َ َ
                                                           َ َ
                                                      َ
                                                                ْ َ
           buluyorlar.  Bu  sefer  Ziya  Kardeşimizin  getirdiği  otuz  dört  adet  Sözler
           kapışıldı.  Asâ-yı  Musalar  Ankaraya  ve  Anadolu'nun  muhtelif  yerlerine
           dağılıyor.

               ...................................................................

               Risale-i Nurun perde arkasındaki parlaklığını görmiyenler dahi Ona
           tarafdardırlar.  Risale-i  Nurun  Medresetüz-Zehrası  Anadolu  çapında  ve
           Âlem-i  İslâm  ölçüsünde  genişliyeceğini;  Risale-i  Nurdaki  Hakikatın
           yüksekliğinden,  ve  dikkat  ve  Tefekkürle  okuyan  Müminlerin  ve  Ehl-i
           İlmin  arasında  vücuda  gelen  sarsılmaz  Uhuvvet  ve  Kardeşlikten
           anlıyoruz.  Medresetüz-Zehranın  bu  muazzam  Faaliyeti,  zemin  yüzünde
           bahar mevsiminde olan İlâhî ve muazzam Neşir gibi sessiz, gürültüsüz,
           şa'şaasız, gösterişsiz ve mütevazi ve fakat muazzam bir şekilde cereyan
           etmektedir. Fıtraten acul olan İnsan oğlu, Âlemde hâkim olan Kanun-u
           İlâhîyi  düşünmiyerek,  her  mes'elenin  istediği  vakitte  hal  olunmasını
           istiyor; küçük dairelerdeki vazifelerini atlayıp, büyük dairelere sapıyor.

               Tohumları  atılmış  ve  sünbül  vaktine  gelmiş  olan  Risale-i  Nurun
           yetiştirdiği hakiki Îmanlı Zatlar,   للّا   ءا   ٓش  ْ َ  ِ   ا    ن  yakın zamanda Âlem-i İslâma
                                          ُ ٰ
                                             َ
           birer Nümune-i İmtisal olup Nur-u Hidayeti göstereceklerdir.

                                                      Ankara Üniversitesi Nur Talebeleri Namına
                                                                ABDULLAH

                                             * * *
   636   637   638   639   640   641   642   643   644   645   646