Page 8 - BİLGE ÇINAR FULL son.cdr

ÇınART ÇOCUKLAR İÇİN SAHNE TOZU Hocam! Bu ne işimize yarayacak ? Çınar Felsefe

Bu yazının kahramanı Arap Bacı Hilal olduğu için biz çok sapmayalım. Hilal, zaten başarılı bir
öğrenciydi. Kendine güveni de sahne ışıklarının altında sahne tozunu yediği zaman yerli yerine oturmuştu.
Hele ki sahneye adımını attığında seyirciden yüzüne vuran o sıcaklık… Alkışı da hissettin mi iliklerinde
dünyanın en mutlu insanı olursun o an. Artık arkadaşları arasında da ön plandaydı. Zaman zaman arkadaş
grubuna liderlik yapmaya başlamıştı. “Çınarcık'ta bir gençlik tiyatrosu kursak hocam.” hayaline gelmişti bu
ekibimizle konuşmalarımız. Hayaller hep olsundu tabii ama hayat da akıyordu. Ben bir sene sonra
Kocadere'den ayrılıp Gülkent'e tayin olmuştum.
Yeni okulumda da çocuklarla tiyatro çalışmalarına
devam ediyorduk. Aradan üç yıl kadar bir zaman
geçmişti. Gülkent Tiyatro Kulübü ile oyunumuzu
sahneleyeceğimiz bir gün Hilal'i gördüm.
Oyuncularımızdan biri kuzeniymiş. Sürpriz yapmış bize.
Oyun öncesi lafladık tabii biraz. İletişim Meslek Lisesine
gidiyormuş. Radyo-TV okuyormuş. “O gün sahneye
çıktım ya hocam, en mutlu olduğum anlardan biriydi;
sahneyle, oyunculukla ilgili bir eğitim almayı istiyorum
hep.” dedi. Çok mutlu olmuştum. Tiyatroyla amatör
olarak uğraşanların hayalidir hep bu yolda ilerlemek.
Ancak şartlar, ebeveyn istekleri vb. durumlar nedeniyle sorması, karşılığında beklentilerini tatmin edecek
hep yarım kalır. “Hilal'in hayali gerçeğe dönüşür er öğrencinin sorduğu, her öğretmenin bir cevap beklemesi bizi şaşırtmamalı.
cevaplamak için bin takla attığı, ardında
inşallah.” dedim içimden. Oyundan sonra da tebriklerini Hveya öncesinde mutlaka “Bunları niye
sundu ve vedalaştık. Daha sonra da görüşmek kısmet öğreniyoruz?" sorusunun geldiği zor bir soru. Peki biz bunları neden öğreniyoruz?
olmadı. Öncelikle fazla pragmatik bir temelde sorulmuş ve Bu soruya muhatab olan öğretmen ve veliler
Aradan epey uzun bir zaman geçti. Sosyal medya çok etkin bir şekilde yerleşmişti hayatlarımıza. Bir cevabı da aslında bu temelde beklenen bir soru. İşe ne zaman kendi kendilerine ya da eğitim sisteminin
gün bir mesaj geldi bana da facebook hesabımdan. Mesaj, Hilal'den geliyordu. Kocaeli Üniversitesi İletişim yarar olmayı tanımlarken kullandığımız temel felsefi temellerini belirleyenlere “Biz bunu bu
Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema bölümünü bitirmişti Arap Bacım. Bu hikayenin yazanı da, kahramanı esaslarda sıkıntı varsa bu sorunun sağlıklı gençlere niye öğretiyoruz?” sorusunu soracaklar.
Amaç sadece mutlu ve huzurlu olmak -ki bunun da
da Hilal'di. Tene üslerde duvarın kenarında ders zilinin çalmasını sessizce bekleyen Hilal. Çok cevaplanması mümkün değildir. İşe yaramayan şey yanlış yerde arandığı açık iken- olabilir mi?
gereksizdir, düşüncesini kabul etsek bile “İşe
duygulanmıştım, gururlanmıştım aynı zamanda. Şimdiki Kocadere İlkokulu'nun önünde bir çardak var. Orası yarayan şey tam olarak nedir?” e verilecek net Bu öğrendiklerim hayatı(mı) anlamlandırmama
bizim sahnemizdi. Bu yolculukta benim payım yok denecek kadar azdı ama o sahneden kalkan toz Hilal için cevabımız var mı? nasıl yardımcı olur?
yeni bir başlangıç oldu diyebilirim. Bu girişten sonra genel olarak insanlığın bu Peki soruyu böyle sorduğumuzda cevap
Bu hikayeyi yazmak için Hilal'i arayıp iznini istemiştim. Memnuniyetle kabul ederken bir şartı vardı; devirde yaşadığı bir eksiklik –hayatı, yaşamı ve altın bir tepside hazır mı? Tabi ki hayır, sadece
yazıyı okumak. Bu satırları okuyan, yazmama izin veren Arap Bacım çok teşekkür ederim. Yolun açık olsun. bunlara dair olan maddi ve manevi her şeyi doğru sorunun sorulması ve peşinden gidilmesi
Güvenimizi, gurura çevirdin, yüzün hep gülsün. Işığın daim, alkışın bol olsun. anlamlandırma çabası- çerçevesinde bu soruya için bile gereken paradigma değişikliği çok büyük
Merak edenler için hemen belirtelim Hilal, sinema ve televizyon sektöründe şu an. Yönetmen yeniden bakmakta fayda var. Öğrendiğimiz her şeyi bir adımdır.
Öğrenilen her şey, hayatı anlama ihtiyaçı olan
-en soyut olarak düşünülen matematiği bile-
yardımcılığı yapıyor. öğrenme amacımız bir şeyleri anlamlandırma bireye bu yolda yardım eden birer basamak
“Okullarda akademik eğitimin yanında çocuklarımızı sanatla, kültürle neden beslemeliyiz?” çabası olmalıdır. Ne yazık ki bu çabanın yeni olabilmelidir. Öğrendiklerini hayatın basamakları
Sorusunun cevabı, yukarıdaki yazı olabilir ama biz bir dahaki Bilge Çınar sayısında dilimiz döndüğünce nesilde artık yok denecek kadar az olduğu da bir olarak algılayan nesiller ve böyle algılanmasına
anlatmaya çalışalım yine de. gerçektir. Çabası olan öğrencilerin ise olanak veren eğiticiler yetiştirilmelidir. Ayrıca
öğrettiklerinin bu amaca hizmet etmesi gerekiğini bunlara olanak sağlayacak eğitim sistemleri de
Sağlıcakla… düşünen öğretmenlerle karşılaşma ihtimalinin de az tasarlanmalıdır.
.
olduğu ayrı bir gerçektir.
Anlamlı öğrenme denilen şey, sadece
Mustafa ÖZ Ahmet Hüsrev KARABACAK
öğrenilen konunun anlaşılmış olmasına karşılık
Gülkent İlkokulu Sınıf Öğretmeni gelen dar bir kavram değildir. Hayatının anlamı Firuzan Kınal Ortaokulu
maddi çıkarlar olmuş bir neslin ise bu soruyu Matematik Öğretmeni

8 9