Page 21 - SAMSUNTOG-AKTÜEL 9.SAYI
P. 21
Toplumsal cinsiyet, bu durumların oluşmaması için var olduğu halde, çoğunluk bu
durumu kabul etmediği gibi üstüne de ezme ve dışlama politikasını yapıyor. Ayrıca
bunlara engel olabilecek kişiler de tabuları yıkması gerekenler de bizleriz. Her ne kadar
tabuları yıkarken bizler de engellerle karşılaşsak da en nihayetinde yıkılmayacak duvar,
değiştirilemeyecek yargı yoktur. Ama zor ama yorucu... İlk önce kendi özgürlüğümüz
için atmış olduğumuz her adım beraberinde temsil ettiğimiz grubu, sınıfı ve toplumu da
bir noktadan sonra düşünmeye iter. Kendimize kazandırdığımız her yenilik, toplumun
diğer bireylerinin de kendini sorgulayıp bulunduğu konumdan rahatsızlık duyarak
kanatlarını çıkarmak isteyen bir kelebek kozası gibi içine sıkıştırıldığı kabı aşındıra
aşındıra içinden çıkmayı ve güçlenerek büyümeyi öğrenirler.
Toplumsal cinsiyetin ne olduğu hakkında sizlerle paylaştığımız bu yazımızı okurken
gerçekleri fark edebileceğinizi, sorgulayabileceğinizi ve tabuları birlikte yıkmak için sahip
olmamız gereken enerjiyi Aysel Özakın’ın “Genç Kız Ve Ölüm” adlı kitabında
bulabileceğinizi söyleyerek yazımızı noktalıyoruz.
Daha güzel ve daha eşit bir toplum umuduyla...