Page 134 - kurtulus-yeni.pdf
P. 134

Elbette kitle çalışmasına          Kara bir yılan çıkardı kafasını
                       katılan her insanımız öyle            Derisi ışıl ışıl
                                                                   Gözleri ateşten al
                         veya böyle, şu veya bu
                                                                          Dili çataldı.
                        ölçüde örgütlüdür. Lakin
                                                             Birden bir kurşun gelip
                          örgütlü olmak sadece
                                                                    Kafasını aldı.
                             denilene yapan,
                                                             Hayvan devrildi kaldı.
                          kampanyaları hayata
                                                             Karayılan
                         geçiren olmak değildir.
                                                             Karayılan olmazdan önce
                          Örgütlü insan devrim
                                                             Kara  yılanın encamını görünce
                        hedefiyle sadece mekanik
                                                             Haykırdı avaz  avaz
                       bir şekilde denileni yapan                   Ömrünün ilk düşüncesini:
                        ve bununla yetinen değil,            “İbret al; deli gönlüm,
                       politika üreten, durmadan             Demir sandıkta saklansan bulur seni
                         yeni insanlarla tanışıp,            Ak taşın ardında karayılanı bulan ölüm…”
                       onları örgütlemeye, savaşa            Ve bir tarla sıçanı gibi yaşayıp
                           katmaya çalışandır.               Bir tarla sıçanı kadar korkak olan

                                                             Fırlayıp atılınca ileri
                                                             Bir dehşet aldı Anteplileri
                                                                       Seğirttiler peşince.
                           Karayılan                         Gâvuru  tepelerde yendiler.
                           Karayılan olmazdan önce…          Ve bir tarla sıçanı gibi yaşayıp
                   Gâvurlar Antep’e girince                  Bir tarla sıçanı kadar korkak olana:
                   Antepliler onu                            “Karayılan” dediler…
                            Korkusunu saklayan               Ve biz bunu böylece duyduk.
                                 Bir fıstık ağacından        Ve çetesinin başında
                                         Alıp indirdiler     yıllarca namı yürüyen
                   Altına bir at çekip                                     Karayılan’ı
                                  Eline bir mavzer verdiler.                Ve Anteplileri
                   (…)                                                     Ve Antep’i
                   Karayılan olmazdan önce                          Aynen duyup işittiğimiz gibi
                           Umrunda değildi Karayılan’ın      Destanımızın birinci babına koyduk.”
                   Kıyamete dek gavura verseler Antep’i.                     (…)”
                   Çünkü onu düşünmeye alıştırmadılar.          (Nazım Hikmet Ran-Memleketimden
                                                             İnsan Manzaraları-Bilgi Yayınevi-Syf;179-
                   Yaşadı toprakta, bir tarla sıçanı gibi
                                                             180-181)
                   Ve korkaktı bir tarla sıçanı kadar.
                                                                Bu uzun ve destansı şiir, Kurtuluş Sa-
                   Siperi bir gülfidanıydı onun
                                                             vaşımızın yerel önderlerinden Karayılan’ın
                   Gülfidanı dibinde yatıyordu ki yüzükoyun  nasıl korkularını aştığını ve kahramanlaş-
                   Ak bir taşın altından                     tığını anlatıyor.
                                                                Halkımızın korkularını-kaygılarını aşması


             134                                                                             kurtuluş
   129   130   131   132   133   134   135   136   137   138   139