Page 11 - PUSAT SAYI 02
P. 11
PUSAT SAYFA 11
Milli İktisat Politikası Döneminde Sanayi
Liberal politika sonuçlarının ve Fransız İhtilalinin getirdiği Milliyetçiliğin etkisi ile Milli İktisat
Politikası benimsenmiştir. Amaç ekonomiyi millileştirmek halka yol göstermektir. Ayrıca
sanayileşmeyi kalkınmanın ana yolu olarak gören Milli İktisat okulları açılmıştır.
Kapitülasyonlar kaldırılmıştır. Bundan sonra yabancı yatırımcılar yerli sermaye ve yatırımcı
desteği almadan ülke içerisinde girişimde bulunamayacaklardır. Halkı sanayiye teşvik amaçlı
çıkarılan Teşvik-i Sanayi Kanunu (Bu kanun 1927'de Atatürk tarafından yenilenerek tekrar
uygulanacaktır.) kısaca şu şekildedir:
-Sanayi için devletin arazi sağlaması,
-Kurumların vergiden muaf tutulması,
-Halkın Türk malına yönlendirilmesi,
-Üretim maliyetlerini düşüren önlemler...
Savaş dönemi uygulandığından ekonomik kalkınmadan çok savaş giderlerine harcanan para
sermayeyi de azaltmıştır. Zaten askerde olan halkın tarımsal üretimi de düşmüştür. Hatta büyük
kentlerin iaşesi bile yurt dışından sağlanmıştır. Fakat Osmanlı sanayisinin gelişmemesindeki
başlıca sebep sermaye yetersizliğinden ziyade ekonomik yönden kalkınmayı sağlayacak siyasi ve
toplumsal yapının yokluğu ve sermaye sahibi insanların da girişimci ruhunun olmamasından
dolayıdır. Savaş sonrası orgun olan halkın bir de hayat pahalılığının 15 kat*¹ artması sonucu
geçim sıkıntılarıyla uğraşması düşünüldüğünde toplumsal yapının hazır olmaması çok da ilginç
değildir.
1. Dünya Savaşı dünya ekonomik düzenini altüst etmiştir. Savaştan sonra galip devletlerin
yenilen devletlere, şartları çok ağır antlaşmalar imzalatmaları, ekonomik ve siyasi ilişkileri
çıkmaza sokmuştur.*²
NECLANUR GÜNDÜZ
*¹ Şevket Pamuk Türkiye'nin 200 yıllık iktisadi tarihi
*²Feyzullah Üzer, “1929 Dünya Ekonomik Krizi’nin Türkiye’ye Etkileri”, Fırat Üniversitesi
Sosyal Bilimler Dergisi, 20/1 (Elazığ, 2010), s. 427-442; Fahir Armaoğlu, 20. Yüzyıl Siyasi Tarihi
(1914- 1980), Timaş Yayınları, İstanbul, 1987, s.145–146.