Page 12 - KAALEM 2. SAYI
P. 12
̧
̧
Rutin olarak gittiğim kursumda hiç sorun yasamadım, insanlarla pek -hatta hiç- iletisime
̧
geçmedim. Buraya yalnızca resim çizmeye geliyordum. Vaktim dolduğunda esyalarımı apar
topar toplayıp çıkardım. Ta ki o güne kadar. Hiç beklemediğim bir anda sınıfa o girdi. Doruk, o
̧
̧
̧
̧
ucube. Sasırdım, hareket edemedim bir süre. O beni gördüğüne hiç sasırmamıs gibiydi fakat
̧
̧
ben bu kisiliğimi beni tanıyan birinin bilmesine hazır değildim. Korkmustum. Ortaya
̧
̧
̧
̧
çıkmasından delicesine korkmustum. Neden böyle saçma sapan bir tesadüf yasanmıstı?
O güne kadar odağımın bozulduğu olmamıstı. Ama Doruk gelip her seyi mahvetmisti. Bir
̧
̧
̧
anlık sinirle, kapının önüne çıktım. Arkamdan geldi. Konusacaktım ki, o konustu “Neden
̧
̧
gizliyorsun?” dedi. Sasırdım. Resim kursuna gidebilirdim, bu sadece karanlık resimler
̧
̧
çizdiğime isaret değildi. Nereden biliyordu? Aklımı okuyormusçasına, “Çantandaki resimleri
̧
̧
gördüm, neler çizdiğine bakılırsa yansıttığın gibi değilsin.” dedi ve ekledi “Neden olmadığın
birine bürünüyorsun Parya?” Ilk defa gerçek beni görebilen biriyle konusuyordum. Çok
̧
̧
sasırmıstım. Korkmus olsam da, bunun kötü bir sey olabileceğini düsünmedim hiç. Zararsız
̧
̧
̧
̧
̧
birine benziyordu. Birine söylemezdi. Ne cevap vereceğimi bilemedim.
̧
O gün hiç konusmadan yürüdük birlikte. Ilk defa bir insanın yanında kendimi yük
̧
̧
hissetmemistim. Konusma zorunluluğum yoktu. Garip bir sessizlik anında, saçma sapan bir
̧
saka yapmak zorunda değildim. Sadece yürüyorduk. Onu evime davet ettim. Cevap vermedi,
sadece takip etti. Aklımdaki soruları ona da sormalıydım. Evime davet etme amacım buydu.
Eve gelene kadar tek kelime konusmadık. Bu sessizliğin bazen insana çok iyi geldiğine karar
̧
verdim. Onunla yürüdüğümdeki bu tatlı sessizliği sevdim. Hiç bitmesin istedim.
Eve geldik. Ikimiz de suspus oturuyorduk. Sorularım vardı ona. Ama soramıyordum,
̧
çekiniyordum. Acaba ben mi fazla büyütmüstüm? Tam da o sırada “Benden bir açıklama mı
bekliyorsun?” diye sordu. “Evet, kursu nasıl bulduğunu, neden beni seçtiğini, nasıl bu kadar
emin olduğunu merak ediyorum.” dedim. “Biliyorum, kulağa saçma geliyor. Seni seçmemin
bir nedeni yok Parya. Çantandaki resimleri gördüğümden beri, farkındayım. Rol yaptığının.”
̧
̧
dedi. Dürüst olmasına sasırdım, bahane uydurmasını beklemistim nedense. “Bunları seninle
̧
konusuyor olmak epey garip. Toplasan iki cümle dahi konusmamısızdır. beni fark etmen, nasıl
̧
̧
̧
desem...” derken araya girdi “Biliyorum Parya, ben de farkındayım.” Bir anda Doruk gözümde
̧
farklı birine dönüstü. Merak ettim nelerden hoslanıp nelerden hoslanmadığını.Doruk kim
̧
̧
olduğumu biliyordu, ona karsı bir yük hissetmiyordum. Ondan mıydı bu merakım?
̧
̧
Konu konuyu açtı, hayatlarımızdan, sevdiğimiz seylerden konustuk. Insanın hayattaki en
̧
̧
büyük sansının, herkesin onu sevip saygı duyması olmadığını öğretti bana o gün. Daha sonra
̧
Doruk garip bir soruyla bas basa bıraktı beni. “Kimsin sen, ne istiyorsun bu hayattan?” Bu
̧
̧
̧
soruyu hiç enine boyuna düsünmemistim. Ne istediğim sorulunca, ne istediğimi bilmeyen
̧
biri olurdum hep. Ne istediğimi bilirdim ama ne istediğimi bilen biri olmamıstım hiç.
. .
körfez atatürk anadolu lisesi 9