Page 120 - Gerçeği Düşündünüz Mü
P. 120
GERÇEĞİ DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ?
nasıl bir süreçle var olduğu sorulamaz ve incelenemez. Limon,
sadece dille anlaşılan tat, burunla duyulan koku, gözle görülen
renk ve biçimden ibarettir ve yalnız bu nitelikleri bilimsel bir
araştırmanın ve yargının konusu olabilir. Bilim, nesnel dün-
yayı asla bilemez. (Or han Han çer li oğ lu, Dü şün ce Ta ri hi, İs -
tan bul: Rem zi Ki ta be vi, 1987, s. 447)
Yani maddesel dünyanın aslına ulaşmamız imkansızdır.
Muhatap olduğumuz tüm nesneler, gerçekte görme, işitme,
dokunma gibi algıların toplamından ibarettir. Algı merkezle-
rindeki bilgileri değerlendiren beynimiz, yaşamımız boyunca
maddenin bizim dışımızdaki "aslı" ile değil, beynimizdeki
kopyaları ile muhatap olur. Biz ise bu kopyaların aslının
nasıl olduğunu hiçbir zaman bilemeyiz.
Beynimizin İçinde Oluşan "Dış Dünya"
Buraya kadar anlattığımız fiziksel gerçekler bizi tartışıl-
maz bir sonuca ulaştırır: Bizim gördüğümüz, dokunduğumuz,
duyduğumuz ve adına "madde", "dünya" ya da "evren" dedi-
ğimiz kavramların aslıyla hiçbir zaman muhatap olmayız, biz
bunların sadece beynimizdeki kopya hallerini biliriz.
Örneğin meyve yiyen biri, aslında meyvenin beynindeki
algısıyla muhataptır, aslıyla değil. Kişinin "meyve" diye nite-
lendirdiği şey, meyvenin biçimi, tadı, kokusu ve sertliğine ait
elektriksel bilginin beyinde algılanmasından ibarettir. Eğer
beyne giden görme sinirini keserseniz, meyve görüntüsü de
bir anda yok olur. Veya burundaki algılayıcılardan beyne uza-
nan sinirdeki bir kopukluk, koku algınızı tamamen ortadan
kaldırır. Çünkü meyve, birtakım elektrik sinyallerini
beynin yorumlamasından başka bir şey değildir.
118