Page 523 - Yaratılış Atlası 2. Cilt
P. 523
Harun Yahya
Tafla flekil vermek için
demir veya çelikten
yap›lm›fl çeflitli aletlerin
kullan›lmas› gerekir.
Geçmiflte yaflayan
toplumlar da, t›pk›
günümüzdekiler gibi,
tafllar› kesip flekil-
lendirirken bu tarz
aletler kullanm›fllard›r.
8 B‹N YIL ÖNCE PROFESYONEL YÖNTEMLERLE
D‹fi TEDAV‹S‹ YAPILIYORDU
Pakistan'da yapılan kazı çalışmaları bundan 8 bin yıldan çok daha uzun yıllar önce, dişçilerin diş çü-
rümelerini dolguyla tedavi ettiklerini göstermiştir. Columbia Üniversitesi arkeologlarından Andrea
Cucina, Pakistan'da yürüttüğü kazı çalışmalarında bundan 8-9 bin yıl öncesine ait kesici dişlerde kü-
çük delikler fark etmiştir. Yaklaşık 2.5 mm çapındaki bu küçük deliklerin muntazamlığından etkilenen
Cucina, konuyla ilgili araştırmalarını derinleştirmiştir. Daha sonra elektron mikroskopları kullanıla-
rak yapılan incelemeler, söz konusu minik deliklerin bakteriler tarafından meydana getirilemeyecek
kadar düzgün olduklarını ortaya koymuştur. Yani bunlar bakteriler tarafından meydana getirilen de-
likler değil, bilinçli müdahale ile oluşturulan, tedavi amaçlı deliklerdir. Minik deliklerin bulunduğu
dişlerin hiçbirinde, herhangi bir çürük izine de rastlanmamıştır. Bu da, New Scientist dergisinin ifade-
siyle, "Tarih öncesi dişçilerinin, işlerinde ne kadar başarılı olduklarının bir delilidir." 26
Evrimci görüşe göre bu dönem, sözde insanların maymunlardan daha henüz ayrıldıkları, son derece
ilkel koşullarda yaşadıkları, hatta çanak çömlek yapmayı dahi yeni yeni belli bölgelerde öğrendikleri
bir dönemdir. Evrimcilere göre böylesine ilkel koşullarda yaşayan insanların nasıl olup da, ellerinde
hiçbir teknoloji olmadan, birtakım taş aletlerle dişlerde muntazam delikler açıp dolgular yaptıkları ise
bir muammadır. Açıktır ki, diş tedavisini gerçekleştiren bu insanlar ne ilkeldir ne de ilkel koşullara sa-
hiptirler. Tam tersine, hastalığı teşhis edebilecek, tedavi yöntemleri ortaya koyabilecek düşünce yapı-
sına ve bu yöntemleri başarıyla uygulayabilecek teknik imkanlara sahiptirler. Bu da -bir kez daha-
Darwinistlerin, toplumların ilkellikten modernliğe doğru sürekli evrimleştiği yanılgısını geçersiz kıl-
maktadır.
Adnan Oktar 521