Page 50 - Sayın Adnan Oktar ve Arkadaşlarımıza İsnat Edilen Suçlamalar ve Cevapları
P. 50

SAYIN ADNAN OKTAR VE ARKADAŞLARIMIZA İSNAT EDİLEN SUÇLAMALAR VE CEVAPLARI
                                  Yargıtay 19. Ceza Dairesi 16.03.2017 tarih 16/12364E, 17/1341K. Sayılı kararı


                     “…başka bir anlatımla öncül suçun işlenmesi ve bu suç neticesinde elde edilen değer yani para
                  veya her türlü mamelek bu suçun unsurlarını oluşturmaktadır. Dolayısıyla kara para aklama su-
                 çunda öncelikle öncül suçun işlenip işlenmediğinin belirlenmesi gerekmektedir. Yapılan bu açıkla-
                  malar ışığında; öncül suça ilişkin dava sonuçlarının beklenerek, sonucuna göre sanıkların hukuk
                                                               durumlarının değerlendirilmesi gerektiğinin…”


                  Tüm bu anlatımlarımız ışığında ayrıntılı beyanlarımızı bilahare sunacağımızı tekraren hatırlat-
               makla birlikte; hiçbir arkadaşımızın herhangi bir suçtan kaynaklı bir geliri bulunmadığını belirt-
               mek isteriz.

                  Eğer ki, MASAK veya Sayın Savcılıkça aksi bir iddia söz konusu ise; hangi suçtan kaynaklı hangi
               gelirin nerelerde aklandığının kronolojik bir sıralamayla ve somut belgelerle ispatı gerekmektedir.
               Bunun dışında bir uygulama, yüzlerce kişinin bulunduğu kalabalık bir dosyadan faydalanarak “ça-
               mur at izi kalsın” mantığında yüzlerce insana haksızlık yapmak anlamına gelecektir.

                  MASAK raporuna konu edilen hesap hareketleri ve alım satım işlemleri arkadaşlarımızın yıllar
               boyunca yaptıkları ticari faaliyetlerden, aile desteklerinden veya miras yoluyla kendilerine intikal
               eden gelirlerden ibarettir. Kaldı ki, MASAK raporuna konu edilen mal varlıklarına ait meblağlara
               bakıldığında, 50’li yaşlara ulaşmış yüzlerce insanın gayet olağan tutarlarda malvarlıklarına sahip
               oldukları görülmektedir.

                  MASAK raporuna konu edilen hesap hareketlerinin neredeyse tamamı 100TL, 200TL gibi çok
               düşük meblağdaki gönderilerden oluşmaktadır. Yani, arkadaşlarımıza isnat edilen “aklama” suç-
               lamasının büyüklüğü ile bu kişilerin hesap hareketlerinin mütevaziliği beraber düşünüldüğünde

               ortaya suçlamaların tutarsızlığını gösteren oldukça sarih bir tablo çıkmaktadır. Eğer Özkan Ma-
               mati’nin uydurduğu gibi ortada ona verilmiş “bir dolandırıcılık yapıp parasını getirme” talima-
               tı olsaydı, bu para transferinin izlerinin talimatı veren kişinin banka hesap hareketlerinde veya
               zenginleşmesinde görülmesi, tesbit edilmesi gerekirdi. Hiçbir şekilde böyle bir izin görülmemesi
               “talimat” senaryosunun hayal ürünü olduğunu ispatlamaktadır.

                  Özetle;
                  TCK’nın 282. maddesine konu olan “suçun oluşması için aklanacak olan malvarlığının, alt
               sınırı altı ay ve daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı elde edilmiş olması

               gerekmektedir” hükmü uyarınca “kara para aklama” suçunun oluşması için, öncelikle ortada bir
               “kara para” yani suç geliri olmalı, sonrasında bu suç geliri çeşitli yöntemler kullanılarak yasal hale
               getirilmiş olmalıdır. Oysa arkadaşlarımıza insafsızca “kara para akladılar” şeklinde suçlamalar ya-
               pılırken, söz konusu sözde “kara para”nın nereden kaynaklandığını hiç kimse ortaya koyamamış-
               tır. Ortaya konamaması son derece doğaldır, çünkü ne Sayın Adnan Oktar ne de arkadaşlarımız
               böyle bir suça asla tevessül etmemişlerdir.










                                                           50
   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55